Page 139 - Kuran Ahlakı
P. 139

Adnan Oktar (Harun Yahya)


             eğer gerçekten bu tür bir evrim gerçekleşmişse neden bunun izleri-
             nin fosil kayıtlarında bulunamadığı, teorinin açıklayamadığı soru-
             lardandır. Ancak öncelikle, iddia edilen evrim sürecinin ilk basamağı

             üzerinde durmak gerekir. Sözü edilen o "ilk hücre" nasıl ortaya çık-
             mıştır?
                Evrim teorisi, Yaratılış'ı cahilce reddettiği için, o "ilk hücre"nin,
             hiçbir plan ve düzenleme olmadan, doğa kanunları içinde kör tesa-

             düflerin ürünü olarak meydana geldiğini iddia eder. Yani teoriye
             göre, cansız madde tesadüfler sonucunda ortaya canlı bir hücre çı-
             karmış olmalıdır. Ancak bu, bilinen en temel biyoloji kanunlarına
             aykırı bir iddiadır.


                "Ha yat Ha yat tan Ge lir"

                Darwin, kitabında hayatın kökeni konusundan hiç söz etme-
             mişti. Çünkü onun dönemindeki ilkel bilim anlayışı, canlıların çok
             basit bir yapıya sahip olduklarını varsayıyordu. Ortaçağ'dan beri
             inanılan "spontane jenerasyon" adlı teoriye göre, cansız maddelerin

             tesadüfen biraraya gelip, canlı bir varlık oluşturabileceklerine ina-
             nılıyordu. Bu dönemde böceklerin yemek artıklarından, farelerin
             de buğdaydan oluştuğu yaygın bir düşünceydi. Bunu ispatlamak için
             de ilginç deneyler yapılmıştı. Kirli bir paçavranın üzerine biraz buğ-
             day konmuş ve biraz beklendiğinde bu karışımdan farelerin oluşa-
             cağı sanılmıştı.

                Etlerin kurtlanması da hayatın cansız maddelerden türeyebildi-
             ğine bir delil sayılıyordu. Oysa daha sonra anlaşılacaktı ki, etlerin
             üzerindeki kurtlar kendiliklerinden oluşmuyorlar, sineklerin getirip
             bıraktıkları gözle görülmeyen larvalardan çıkıyorlardı. Darwin'in



                                          137
   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144