Page 63 - Kuran Ahlakı
P. 63
Adnan Oktar (Harun Yahya)
ADNAN OKTAR: İçinden geldiği gibi söylemesi lazım. Yani mesela
“bana sağlık, sıhhat ver” der. Doğrudan diyebilir bir insan. Mesela “ben-
den bu hastalığı gider” der, Allah’tan ister. Ama gitmiyorsa da Allah’a
sitem edilmez. Yani onda hayır vardır. Değil mi. Mesela ağır hasta, vefat
edecek belli. “Ya Rabbi beni uzun yaşat” diyor. Cennete gideceksin işte,
daha ne istiyorsun? Belki biraz daha yaşasan küfre girip cehenneme gi-
deceksin. Hayırlısı senin için o, ne güzel Cenab-ı Allah canını alıyor, doğ-
rudan cennete gidiyorsun. Elhamdülillah, değil mi. Dua ederken
candanlık çok önemlidir, candanlık. Hz. Musa (as) mesela geliyor Fira-
vun’dan kaçtığında ağaçların altına, böyle yeşilliğe uzanıyor. Ya Rabbi
diyor vereceğin her hayra muhtacım diyor ama kafasından da bir şeyler
geçiyor. Yani kafasından da o anda bir şeyler geçiyor ve Allah tam istediği
gibi olayları geliştiriyor inşaAllah. Ama bazen bir şey olmadan önce
Allah ona dua ettirir. Zaten olacaktır o, onu hissettirir kalbinde, dua
ettirir ve o olay olur. Ben mesela lise yıllarındayken İslam ahlakının
dünyaya hakim olmamasını dehşet verici bir olay olarak gördüm. Yani
birden farkına vardım. Çok acayibime gitti. Yani küfür hakimiyeti, ma-
sonluğun hakimiyeti, Darwinizm’in hakimiyeti ve Müslümanların da bu
derece ezilmiş olması çok ağırıma gitti benim. Mesela ben çok iyi hatır-
lıyorum çok candan dua ediyordum, İslam ahlakının dünyaya hakim ol-
ması için o devirde, lise yıllarındayken. Sonra “Ya Rabbi” dedim, baktım
konuları anlatmak da çok zor insanlara, “çok rahat anlatabileceğim,
böyle vurucu ve çok etkileyici bana bir bilgi ver” dedim. Yani bütün ko-
nuları halletsin dedim, bana böyle bir bilgi ver dedim. O dönemde mad-
denin hakikatini fark ettim ben. Yani maddenin beynimde oluştuğunu
fark ettim. Dışarıda madde var ama görüntüsüyle muhatap olduğumu
fark ettim. (Sayın Adnan Oktar’ın 21 Şubat 2010 tarihli Kanal 35
TV’deki canlı röportajından)
61