Page 27 - İslam Birliği'ne Çağrı
P. 27
Arap toplumunun yap›s› ‹slam'la birlikte ta-
mamen de¤iflmeye bafllad›. Örne¤in; Arap adetleri,
savafllarda esir al›nan herkesin öldürülmesini ge-
rektirirdi. Oysa Peygamber Efendimiz, Allah'›n
vahyetti¤i hükümler gere¤ince, esirlere iyi davra-
n›lmas›n›, Müslümanlar›n kendi yemeklerinden
onlara da vermelerini emretti. Kuran'da "Kendile-
ri, ona duyduklar› sevgiye ra¤men yeme¤i, yok-
sula, yetime ve esire yedirirler." (‹nsan Suresi, 8)
ayetiyle müminlerin bu özellikleri bildirilmektey-
di. Esir al›nan insanlardan istenen ise, e¤er okuma-
yazma biliyorlar ise bunu, bilmeyen Müslümanlara
ö¤retmeleriydi. Arabistan topraklar›, belki binlerce
y›ld›r ilk kez merhamete, ba¤›fllay›c›l›¤a ve mede-
niyete tan›k oluyor, insanl›k tarihinin gördü¤ü en
büyük kültürel yükselifllerden biri yaflan›yordu.
Y›llar ilerledikçe, ‹slam'›n adaleti ve yüksek
ahlak›, Arabistan'da dalga dalga yay›ld›. Müslü-
manlar›n adaleti, mertli¤i ve kararl›l›¤›, pek çok
Arap kabilesinin ‹slam'a girmesine arac› oldu. Kar-
fl› konulamaz bir güce ulaflan ‹slam ordusu, 630 y›-
l›nda Mekke'ye yürüdü. Mekke'nin putperestleri,
yapt›klar› onca zalimlikten sonra, Müslümanlar›n
kendilerinden intikam alaca¤›ndan korkuyorlard›.
Araplar›n adetlerine göre, bir savaflta yenilen kabi-
lenin erkekleri k›l›çtan geçirilir, kad›n ve çocuklar›
köle yap›l›rd›. Mekke'nin putperestleri, bafllar›na
bunun gelece¤inden emindiler. Ama Allah'›n son-
suz merhameti, Hz. Muhammed (sav) üzerinde te-
celli ediyordu. Peygamberimiz (sav) hiçbir Mekke-
liden intikam al›nmayaca¤›n› ve kimsenin Müslü-
25