Page 103 - Dinde Pasifizm
P. 103
Adnan Oktar (Harun Yahya) 101
Ancak kalbinde hastalık olan insanlar, karşılıksız yapacakları
hayırlı bir hizmet girişiminde bulunmazlar çünkü onları karşılık-
sız hizmete yöneltecek güçte bir Allah sevgisi ve korkuları yok-
tur. Bu nedenle karşılıksız olarak yorulmak, gerektiğinde uyku-
suz kalmak, fedakarlıkta bulunmak ağırlarına gider. "Eğer düny-
evi bir menfaatim olmayacaksa neden kendimi yorayım" şeklin-
de hatalı düşündükleri için üzerlerinde daima bir yavaşlık olur.
Maddi kazanç elde etme ihtimali olan işler için gece gündüz
uykusuz kalmayı, yorulmayı hatta her türlü fedakarlığı göze alır-
ken, Allah rızası için yapılacak bir çalışmayı kendilerince büyük
bir yük olarak görür ve yaptıkları her işte müminleri minnet
altında bırakmak isterler. Ancak elbette ki yukarıda da ifade
ettiğimiz gibi bu hiçbir iş yapmazlar anlamına da gelmez. Bu
sinsi karakterli insanlar kendilerini çevrelerine dindar göstere-
cek, dikkat çekmeyecek kadar hizmet eder ve minimum emek
sarf ederek hayatlarını sürdürmek isterler. Çoğu zaman da ken-
dilerini belli etmemek için çeşitli entrikalara başvururlar.
Hastalık, yeteneksizlik, beceriksizlik, kavrama güçlüğü çekme
gibi bahanelerle kendilerini her zaman geride tutarlar. Böylece
hayır işlemeyi istediklerine ama beceremediklerine ve zeka ola-
rak da kavrayamadıklarına Müslümanları inandırmaya çalışırlar.
Allah bu sinsi mantığı kullanan insanlara, Asr-ı Saadet dönemin-
de yaşayan münafıkların Peygamberimiz (sav) ile birlikte bir
savaşa girmekten nasıl kaçındıklarını bildirerek dikkat çekmiştir:
Münafıklık yapanları da belirtmesi içindi. Onlara:
"Gelin, Allah'ın yolunda savaşın ya da savunma yapın"