Page 269 - İslam'ın Kışı ve Beklenen Baharı
P. 269
Harun Yahya (Adnan Oktar)
267
ğine inanır. Milyonlarca farklı canlı türünün; örneğin kuşların, balıkların, züra-
faların, kaplanların, böceklerin, ağaçların, çiçeklerin, balinaların ve insanların
maddenin kendi içindeki etkileşimlerle, yani yağan yağmurla, çakan şimşekle,
cansız maddenin içinden oluştuğunu kabul eder. Gerçekte ise bu, hem akla hem
bilime aykırı bir kabuldür. Ama Darwinistler kendilerince Allah'ın apaçık olan
varlığını kabul etmemek için, bu akıl ve bilim dışı kabulü cehaletle savunmaya
devam etmektedirler.
Canlıların kökenine materyalist bir ön yargı ile bakmayan insanlar ise, şu
açık gerçeği görürler: Tüm canlılar, üstün bir güç, bilgi ve akla sahip olan bir
Yaratıcının eseridirler. Yaratıcı, tüm evreni yoktan var eden, en kusursuz biçim-
de düzenleyen ve tüm canlıları yaratıp şekillendiren Allah'tır.
Ev rim Te ori si
Dün ya Ta ri hi nin En Et ki li Bü yü sü dür
Burada şunu da belirtmek gerekir ki, ön yargısız, hiçbir ideolojinin etkisi
altında kalmadan, sadece aklını ve mantığını kullanan her insan, bilim ve mede-
niyetten uzak toplumların hurafelerini andıran evrim teorisinin inanılması
imkansız bir iddia olduğunu kolaylıkla anlayacaktır.
Yukarıda da belirtildiği gibi, evrim teorisine inananlar, büyük bir varilin
içine birçok atomu, molekülü, cansız maddeyi dolduran ve bunların karışımın-
dan zaman içinde düşünen, akleden, buluşlar yapan profesörlerin, üniversite
öğrencilerinin, Einstein, Hubble gibi bilim adamlarının, Frank Sinatra, Charlton
Heston gibi sanatçıların, bunun yanı sıra ceylanların, limon ağaçlarının, karan-
fillerin çıkacağına inanmaktadırlar. Üstelik, bu saçma iddiaya inananlar bilim
adamları, pofesörler, kültürlü, eğitimli insanlardır. Bu nedenle evrim teorisi için
"dünya tarihinin en büyük ve en etkili büyüsü" ifadesini kullanmak yerinde ola-
caktır. Çünkü, dünya tarihinde insanların bu derece aklını başından alan, akıl ve
mantıkla düşünmelerine imkan tanımayan, gözlerinin önüne sanki bir perde
çekip çok açık olan gerçekleri görmelerine engel olan bir başka inanç veya iddia
daha yoktur.
Bu, Afrikalı bazı kabilelerin totemlere, Sebe halkının Güneş'e tapmasından,
Hz. İbrahim (as)'ın kavminin elleri ile yaptıkları putlara, Hz. Musa (as)'ın kav-
minin içinden bazı insanların altından yaptıkları buzağıya tapmalarından çok
daha vahim ve akıl almaz bir körlüktür. Gerçekte bu durum, Allah'ın Kuran'da