Page 465 - İncil'den Güzel Sözler
P. 465
Harun Yahya (Adnan Oktar)
duyarsınız. Ancak insan vücudundaki teknolojinin ürünü
olan sesler son derece net ve kusursuzdur. Bir insan kulağı,
hiçbir zaman müzik setinde olduğu gibi cızırtılı veya para-
zitli algılamaz; ses ne ise tam ve net bir biçimde onu algılar.
Bu durum, insan yaratıldığı günden bu yana böyledir.
Şimdiye kadar insanoğlunun yaptığı hiçbir görüntü ve ses
cihazı, göz ve kulak kadar hassas ve başarılı birer algılayıcı
olamamıştır. Ancak görme ve işitme olayında, tüm bunların
ötesinde, çok büyük bir gerçek daha vardır.
Bey nin İçin de Gö ren ve Du yan
Şu ur Ki me Ait tir?
Beynin içinde, ışıl ışıl renkli bir dünyayı seyreden, sen-
fonileri, kuşların cıvıltılarını dinleyen, gülü koklayan kim-
dir?
İnsanın gözlerinden, kulaklarından, burnundan gelen
uyarılar, elektrik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyo-
loji veya biyokimya kitaplarında bu görüntünün beyinde
nasıl oluştuğuna dair birçok detay okursunuz. Ancak, bu
konu hakkındaki en önemli gerçeğe hiçbir yerde rastlaya-
mazsınız: Beyinde, bu elektrik sinyallerini görüntü, ses, ko-
ku ve his olarak algılayan kimdir?
Beynin içinde göze, kulağa, burna ihtiyaç duymadan
tüm bunları algılayan bir şuur bulunmaktadır. Bu şuur kime
aittir?
Elbette bu şuur beyni oluşturan sinirler, yağ tabakası ve
sinir hücrelerine ait değildir. İşte bu yüzden, herşeyin mad-
deden ibaret olduğunu zanneden Darwinist-materyalistler
463