Page 116 - Tevrat'ta Kuran'a Uygun Sevgi Sözleri
P. 116
SAHTE
İn sa nın ev ri mi ma sa lı nı des tek le yen hiç bir fo sil
ka lın tı sı yok tur. Ak si ne, fo sil ka yı tla rı in san lar
ile may mun lar ara sın da aşı la maz bir sı nır ol du-
ğu nu gös ter me kte dir. Bu ger çek kar şı sın da ev-
rim ci ler, ger çek dı şı bir ta kım çi zim ve ma ket le re
umut bağ la mış lar dır. Fo sil ka lın tı la rı nın üze ri ne
di le dik le ri mas ke le ri ge çi rir ve ha ya li ya rı may-
mun ya rı in san yüz ler oluş turur lar.
sonra biyoloji bilimleri, sonra da sosyal bilimler gelir. Yelpazenin en ucunda,
yani en "bilim dışı" sayılan kısımda ise, Zuckerman'a göre, telepati, altıncı his
gibi "duyum ötesi algılama" kavramları ve bir de "insanın evrimi" vardır! Zuc-
kerman, yelpazenin bu ucunu şöyle açıklar:
Objektif gerçekliğin alanından çıkıp da, biyolojik bilim olarak varsayı-
lan bu alanlara -yani duyum ötesi algılamaya ve insanın fosil tarihinin
yorumlanmasına- girdiğimizde, evrim teorisine inanan bir kimse için
herşeyin mümkün olduğunu görürüz. Öyle ki teorilerine kesinlikle ina-
nan bu kimselerin çelişkili bazı yargıları aynı anda kabul etmeleri bile
mümkündür. (Solly Zuckerman, Beyond The Ivory Tower, New York:
Toplinger Publications, 1970, s. 19)
İşte insanın evrimi masalı da, teorilerine körü körüne inanan birtakım in-
sanların buldukları bazı fosilleri ön yargılı bir biçimde yorumlamalarından
ibarettir.