Page 125 - Güzel Söze Uymanın Önemi
P. 125
Harun Yahya (Adnan Oktar) 123
Ba zen bu nu açık ça iti raf da eder ler. Har vard Üni ver si te -
si'nden ün lü bir ge ne tik çi ve ay nı za man da ön de ge len bir ev -
rim ci olan Ric hard Le won tin, "ön ce ma ter ya list, son ra bi lim
ada mı" ol du ğu nu şöy le iti raf et mek te dir:
Bi zim ma ter ya liz me bir inan cı mız var, 'a pri ori' (ön ce den ka bul edil -
miş, doğ ru var sa yıl mış) bir inanç bu. Bi zi dün ya ya ma ter ya list bir
açık la ma ge tir me ye zor la yan şey, bi li min yön tem le ri ve ku ral la rı de -
ğil. Ak si ne, ma ter ya liz me olan 'a pri ori' bağ lı lı ğı mız ne de niy le, dün -
ya ya ma ter ya list bir açık la ma ge ti ren araş tır ma yön tem le ri ni ve kav -
ram la rı kur gu lu yo ruz. Ma ter ya lizm mut lak doğ ru ol du ğu na gö re de,
İla hi bir açık la ma nın sah ne ye gir me si ne izin ve re me yiz. (Ric hard Le -
won tin, "The De mon-Ha un ted World", The New York Re vi ew of Bo -
oks, 9 Ocak 1997, s. 28)
Bu sözler, Darwinizm'in, materyalist felsefeye bağlılık uğru-
na yaşatılan bir dogma olduğunun açık ifadeleridir. Bu dogma,
maddeden başka hiçbir varlık olmadığını varsayar. Bu nedenle
de cansız, bilinçsiz maddenin, hayatı var ettiğine inanır.
Milyonlarca farklı canlı türünün; örneğin kuşların, balıkların,
zürafaların, kaplanların, böceklerin, ağaçların, çiçeklerin, bali-
naların ve insanların maddenin kendi içindeki etkileşimlerle,
yani yağan yağmurla, çakan şimşekle, cansız maddenin içinden
oluştuğunu kabul eder. Gerçekte ise bu, hem akla hem bilime
aykırı bir kabuldür. Ama Darwinistler kendilerince Allah'ın
apaçık olan varlığını kabul etmemek için, bu akıl ve bilim dışı
kabulü cehaletle savunmaya devam etmektedirler.
Canlıların kökenine materyalist bir ön yargı ile bakmayan
insanlar ise, şu açık gerçeği görürler: Tüm canlılar, üstün bir
güç, bilgi ve akla sahip olan bir Yaratıcının eseridirler. Yaratıcı,
tüm evreni yoktan var eden, en kusursuz biçimde düzenleyen
ve tüm canlıları yaratıp şekillendiren Allah'tır.