Page 206 - Kuran Ahlakında Fedakarlığın Önemi
P. 206

Kuran Ahlakında Fedakarlığın Önemi


                    mam). Zulmünü, hunharlığını onun suratına çarparım. Beni zindana
                    atar, yahut idam sehpasına götürür, hiç ehemmiyeti yoktur. -Nitekim
                    öyle oldu.- Bunların hepsini gördüm. Birkaç dakika daha o hunhar ku-
                    mandanın kalbi, vicdanı zulümkârlığa dayanabilseydi Said bugün
                    asılmış ve mâsumlar zümresine iltihak etmiş (katılmış) olacaktı. İşte
                    benim bütün hayatım böyle zahmet ve meşakkatle (zorlukla), felâket ve
                    musibetle geçti. Cemiyetin îmanı, saadet ve selâmeti yolunda nefsimi,
                    dünyamı feda ettim. Helâl olsun. Onlara beddua bile etmiyorum.
                    Çünki, bu sayede Risale-i Nur, hiç olmazsa birkaç yüzbin, yahut birkaç
                    milyon kişinin -adedini de bilmiyorum ya, öyle diyorlar. Afyon Savcısı
                    beşyüz bin demişti. Belki daha ziyade- îmanını kurtarmağa vesile oldu.
                    Ölmekle yalnız kendimi kurtaracaktım, fakat hayatta kalıp da zahmet
                    ve meşakkatlere tahammül ile bu kadar îmanın kurtulmasına hizmet et-
                    tim. Allah'a bin kere hamdolsun." 70

                    Be di üz za man'ın tüm bu za man lar içe ri sin de ya şa dı ğı zor luk la rı
                ve bun lar kar şı sın da ki me ta net li ve fe da kar tav rı nı ta le be le ri şöy le di -
                le ge tir mek te dir ler:
                    "Kış mev si mi. Her ta raf don muş Af yon'un çev rey le ir ti ba tı ke sil miş
                    de mir yo lu ka pan mış tı. 15-20 gün şeh re yi ye cek, ya ka cak gel me miş, su -
                    lar ak mı yor du. Hz. Üs ta dın pen ce re le ri kı rık dö kük, dö şe me tah ta la rı
                    ara lık lı, ısın mak müm kün de ğil. O gün Hz. Üs ta dı önün de bir gaz te -
                    ne ke si, için de bir mik tar man gal kö mü rü, bir çay dan lık, çift bat ta ni ye
                    al tın da iki kat ol muş hal de gör düm." 71

                    "Biz Üs tad Haz ret le ri ile ço ğu za man gö rüş sek de, di ğer ta le be le ri gi bi
                    ço ğu hal le ri ne mut ta li ol ma mız (bil me miz) müm kün de ğil di. Şid det li
                    so ğuk lar da so ba sız oda da bu lun dur mak, öl dü rü cü ze hir ler ver mek gi bi
                    du rum la ra za man za man va kıf olur duk." 72

                    "Di ğer ta raf tan da, yaş lı ve has ta Be di üz za man'a her tür lü mer ha met -




                                               204
   201   202   203   204   205   206   207   208   209   210   211