Page 429 - Karanlık Tehlike Bağnazlık
P. 429
Adnan Oktar
(Harun Yahya)
Ancak onlardan (Musevilerden) ilimde
derinleşenler ile mü'minler, sana indirilene ve
senden önce indirilene inanırlar. Namazı dosdoğru
kılanlar, zekatı verenler, Allah'a ve ahiret gününe
inananlar; işte bunlar, Biz bunlara büyük bir ecir
vereceğiz. (Nisa Suresi, 162)
Musevilerden kafir olup da azgınlıkta bulunanların hükmü
başkadır. Tıpkı Müslümanların arasındaki kafir ve azgınların hük-
münün başka olması gibi. Fakat Allah, ayette açıkça samimi olan
Musevileri ayrı tutmuştur ve onlara "büyük bir ecir vereceğini" bil-
dirmiştir. Allah'ın mükafatlandıracağını belirttiği, cennetle müjde-
lediği ve övdüğü bir Musevi topluluğu, kim, nasıl lanetli kılabilir?
Allah onları övmüşken, bir insan nasıl ortaya çıkıp da "tüm Mus-
eviler lanetlidir, onların hepsini öldürmek lazım" gibi bir iddiada
bulunabilir? İşte bağnazların sorunu, Allah'ı takdir edememeleri,
Kuran'ı anlamamaları ve sonraki satırlarda inceleyeceğimiz konuy-
la ilgili uydurma hadislerin tuzağına düşmüş olmalarıdır.
Burada önemli bir noktaya tekrar dikkat çekelim: Bir insan
dünyada inkarcı olabilir, fakat münafıklık yaparak fitne çıkarmadı-
ğı, dindar insanlara eziyet etmediği, mazlumlara saldırmadığı, say-
gılı ve dürüst bir hayat sürdüğü müddetçe daima Müslümanların
koruması altındadır. Bu yine, Kuran ile Müslümanlara verilmiş bir
yükümlülüktür. Fakat söz konusu ayetlerde lanetlenmiş olanlar,
427