Page 501 - Karanlık Tehlike Bağnazlık
P. 501
Adnan Oktar
(Harun Yahya)
Evrimciler, insanların sözde ilk maymunsu atalarına "güney may-
munu" anlamına gelen "Australopithecus" ismini verirler. Bu canlılar ger-
çekte soyu tükenmiş bir maymun türünden başka bir şey değildir. Lord
Solly Zuckerman ve Prof. Charles Oxnard gibi İngiltere ve ABD'den dün-
yaca ünlü iki anatomistin Australopithecus örnekleri üzerinde yaptıkları
çok geniş kapsamlı çalışmalar, bu canlıların sadece soyu tükenmiş bir
maymun türüne ait olduklarını ve insanlarla hiçbir benzerlik taşımadıkla-
rını göstermiştir. (Solly Zuckerman, Beyond The Ivory Tower, Toplinger
Publications, New York, 1970, 75-14; Charles E. Oxnard, "The Place of Aus-
tralopithecines in Human Evolution: Grounds for Doubt", Nature, vol. 258,
389)
Evrimciler insan evriminin bir sonraki safhasını da, "homo" yani insan
olarak sınıflandırırlar. İddiaya göre homo serisindeki canlılar, Australopit-
hecuslar'dan daha gelişmişlerdir. Evrimciler, bu farklı canlılara ait fosilleri
ardı ardına dizerek hayali bir evrim şeması oluştururlar. Bu şema hayali-
dir, çünkü gerçekte bu farklı sınıfların arasında evrimsel bir ilişki olduğu
asla ispatlanamamıştır. Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis >
Homo erectus > Homo sapiens" sıralamasını yazarken, bu türlerin her biri-
nin, bir sonrakinin atası olduğu izlenimini verirler. Oysa paleoantropo-
logların son bulguları, Australopithecus, Homo habilis ve Homo erec-
tus'un dünya'nın farklı bölgelerinde aynı dönemlerde yaşadıklarını gös-
termektedir. (Alan Walker, Science, c. 207, 1980, s. 1103; A. J. Kelso, Physi-
cal Antropology, 1. baskı, New York: J. B. Lipincott Co., 1970, s. 221; M. D.
Leakey, Olduvai Gorge, c. 3, Cambridge: Cambridge University Press, 1971,
s. 272)
Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis > Homo erectus > Homo
sapiens" sıralamasını yazarken, bu türlerin her birinin, bir sonrakinin atası
olduğu izlenimini verirler. Oysa paleoantropologların son bulguları, Aus-
tralopithecus, Homo habilis ve Homo erectus'un dünya'nın farklı bölgele-
rinde aynı dönemlerde yaşadıklarını göstermektedir. (Alan Walker, Scien-
ce, c. 207, 1980, s. 1103; A. J. Kelso, Physical Antropology, 1. baskı, New
York: J. B. Lipincott Co., 1970, s. 221; M. D. Leakey, Olduvai Gorge, c. 3,
Cambridge: Cambridge University Press, 1971, s. 272)
499