Page 79 - Batı Dünyası Allah'a Yöneliyor
P. 79

Harun Yahya       77


                 "Mutasyonlar küçük, rastgele ve zararl›d›rlar. Çok ender olarak mey-
                 dana gelirler ve en iyi ihtimalle etkisizdirler. Bu üç özellik, mutas-
                 yonlar›n evrimsel bir geliflme meydana getiremeyece¤ini gösterir.
                 Zaten yüksek derecede özelleflmifl bir organizmada meydana gelebi-
                 lecek rastlant›sal bir de¤iflim, ya etkisiz olacakt›r ya da zararl›. Bir kol
                 saatinde meydana gelecek rastgele bir de¤iflim kol saatini gelifltirme-
                 yecektir. Ona büyük ihtimalle zarar verecek veya en iyi ihtimalle et-
                 kisiz olacakt›r. Bir deprem bir flehri gelifltirmez, ona y›k›m getirir." 86

                 Nitekim bugüne kadar hiçbir yararl›, yani genetik bilgiyi gelifltiren
             mutasyon örne¤i gözlemlenmedi. Tüm mutasyonlar›n zararl› oldu¤u gö-
             rüldü. Anlafl›ld› ki, evrim teorisinin "evrim mekanizmas›" olarak göster-
             di¤i mutasyonlar, gerçekte canl›lar› sadece tahrip eden, sakat b›rakan bir
             genetik olayd›r. (‹nsanlarda mutasyonun en s›k görülen etkisi de kanser-
             dir.) Elbette tahrip edici bir mekanizma "evrim mekanizmas›" olamaz. Do-
             ¤al seleksiyon ise, Darwin'in de kabul etti¤i gibi, "tek bafl›na hiçbir fley ya-
             pamaz." Bu gerçek bizlere do¤ada hiçbir "evrim mekanizmas›" olmad›¤›-
             n› göstermektedir. Evrim mekanizmas› olmad›¤›na göre de, evrim denen
             hayali süreç yaflanm›fl olamaz.


                 Fosil Kay›tlar›: Ara Formlardan Eser Yok
                 Evrim teorisinin iddia etti¤i senaryonun yaflanm›fl olmad›¤›n›n en
             aç›k göstergesi ise fosil kay›tlar›d›r.

                 Evrim teorisine göre bütün canl›lar birbirlerinden türemifllerdir. Ön-
             ceden var olan bir canl› türü, zamanla bir di¤erine dönüflmüfl ve bütün
             türler bu flekilde ortaya ç›km›fllard›r. Teoriye göre bu dönüflüm yüz mil-
             yonlarca senelik uzun bir zaman dilimini kapsam›fl ve kademe kademe
             ilerlemifltir.
                 Bu durumda, iddia edilen uzun dönüflüm süreci içinde say›s›z "ara
             türler"in oluflmufl ve yaflam›fl olmalar› gerekir.
                 Örne¤in geçmiflte, bal›k özelliklerini hala tafl›malar›na ra¤men, bir
             yandan da baz› sürüngen özellikleri kazanm›fl olan yar› bal›k-yar› sürün-
             gen canl›lar yaflam›fl olmal›d›r. Ya da sürüngen özelliklerini tafl›rken, bir
   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84