Page 134 - İnanç Gerçekleri
P. 134
‹nanç Esaslar›
Ay'›n yörüngesi di¤er gezegenlerin uydular› gibi düzgün bir yörün-
gede ilerlemez. Ay, yörüngesinde seyrederken Dünya'nın bazen önüne ba-
zen arkasına geçer. Aynı zamanda Dünya'yla birlikte Günefl'in etrafında
da döndü¤ünden, uzayda sürekli "S" harfi benzeri bir yörünge çizer. Ay'ın
uzaydaki bu yörüngesinin flekli, Kuran'da "eski bir hurma dalı gibi dön-
dü (döner)" ifadesiyle tarif edildi¤i gibi, kurumufl hurma a¤acı dalın›n e¤-
rili¤ine oldukça benzemektedir. Nitekim ayette geçen "urcun" kelimesinin
anlam›, kuruyup incelmifl, bükülmüfl hurma dal›d›r ve hurma a¤ac›n›n mey-
veleri topland›ktan sonra, salk›mdan geriye kalan k›sm› ifade etmek için
kullan›l›r. Ayr›ca bu salk›m dal›n›n "eski" ifadesiyle tasvir edilmesi de son
derece hikmetlidir, çünkü hurma dal›n›n eskisi daha ince ve daha e¤ridir.
Kuflkusuz ki 1400 sene evvel Ay'›n yörüngesi hakk›nda bilgi sahibi ol-
mak mümkün de¤ildi. Günümüz teknolojisi ve bilgi birikimi ile tespit edi-
lebilen bu fleklin, Kuran'da böylesine kusursuz bir benzetme ile bildiril-
mesi, Kuran'›n bir baflka bilimsel mucizesidir.
Ay Y›l›n›n Hesaplanmas›
Günefl'i bir ayd›nl›k, Ay'› bir nur k›lan ve y›llar›n say›s›n› ve hesa-
b› bilmeniz için ona duraklar tespit eden O'dur. Allah, bunlar› an-
cak hak ile yaratm›flt›r. O, bilen bir topluluk için ayetleri böyle bi-
rer birer aç›klamaktad›r. (Yunus Suresi, 5)
Ay'a gelince, Biz onun için de birtak›m u¤rak yerleri takdir ettik;
sonunda o, eski bir hurma dal› gibi döndü (döner). (Yasin Suresi,
39)
Yukar›daki ilk ayette Allah, Ay'›n insanlar için y›l hesab›n›n yap›lma-
s›nda bir ölçü olaca¤›n› aç›kça bildirmifltir. Ayr›ca bu hesaplar›n, Ay'›n yö-
rüngesinde dönüflü s›ras›nda alaca¤› konumlara göre yap›laca¤›na da dik-
kat çekilmifltir. Dünya-Ay ve Dünya-Günefl do¤rultular› aras›ndaki aç› sü-
rekli olarak de¤iflti¤inden, biz Ay'› çeflitli zamanlarda de¤iflik flekillerde gö-
rürüz. Ayr›ca Ay'› görebilmemiz, Ay'›n Günefl'ten ald›¤› ›fl›¤› yans›tmas› ile
mümkün oldu¤undan, Ay'›n Günefl taraf›ndan ayd›nlat›lan yüzü, Dün-
ya'daki gözlemciye göre sürekli flekil de¤ifltirir. ‹flte bu de¤iflimler göz önün-
de bulundurularak birtak›m hesaplamalar yap›l›r ki, bu da insanlar için
y›l hesab›n› mümkün k›lar.
132