Page 266 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 266

268                                                                                    SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ




              MEDİNE-İ MÜNEVVERE'DE  BULUNAN  VE  NUR'UN
           HAKİKATINI  TAM  ANLIYAN  VE  İSLÂMİYETE   HİZMET
                        EDEN BİR  ÂLİMİN MEKTUBUDUR


                Gönüller   Fâtihi   pek   Muhterem   ve   Mükerrem   Üstadımız
          Hazretleri!

                 Mübarek Ellerinizden öper, bütün Aziz ve Sadakatli Talebelerinizle
          beraber  sıhhat  ve  selâmette  daim  olmanızı  Bârigâh-ı  Kibriyâdan  niyaz
          eylerim.

                 Müslümanlar  için  en  büyük  bir  Bayram  diye  ancak  vasıflandır-
          ılabilen Beraetiniz, bütün Nurcuları şâd ve handân eylediği gibi, bendenizi
          de dünyalar kadar memnun ve mesrûr eylemiştir. Nasıl memnun etmesin
          ki, sizin Eserlerinizle birlikte Beraetiniz demek; Ruhun maddiyata, Nurun
          zulmete, Îmanın küfre, Hakkın bâtıla, Tevhidin şirke ve İrfanın cehle galip
          gelmesi demektir.

                 Yıllardan  beri  önüne  sıradağlar  gibi  engeller,  korkunç  uçurumlar
          gibi  mâniler  konulan  Nur  Çağlıyanı;  en  sonunda  Mu’cizevî  bir  şekilde
          bütün  sedleri  yıkmış,  mânileri  aşmış,  Nur  ile  bütün  zulmetleri  târumar
          eylemiştir.

                 "Mu’cizevî Hârikalarla doğan İlâhî Tecellilerin vasfında Kalemler
          kırılır,  Fikirler  gürülder,  İlhamlar  yanar  kül  olur."  derlerdi.  Hakikaten
          bendeniz, şimdi bu müstesna zaferin karşısında aynı aczi bütün varlığımla
          hissediyorum.  Zira  Tefekkür  ve  İlhamıma  nihayetsiz  bir  ufuk  açılıyor...
          Cihan, muhteşem bir Nur ma'bedini andırıyor... Civarımdaki herşey, heryer
          derin    vecd    ve    istiğraklarla    gaşyolmuş    bir    halde...   Her   zerrede
                                    ِ
                         ِ
                                ِ
           ِ
               ِ
                          ٍ
                   ِ
             دمحب     حب   يُ  َّلاا ء َشَ نم ناو Sırr-ı Sübhânîsi tecelli ediyor...
          ه

                    َ ُ
                                   ْ َ
                               ْ
             ْ َ
                            ْ
                 ُ
                   ِّ

                 Binaenaleyh  bilmiyorum,  bu  mes'ud  hâdiseyi;  şanlı  bir  Zafer,
          şâhâne bir Fetih, İlâhî bir Kurtuluş, cihanşümul bir Bayram diye mi vasıf-
          landırayım?  Zira,  Kudsî  Dâvanın  kazanmış  olduğu bu  İlâhî  Zafer,  bütün
          İslâm ve İnsanlık dünyasındaki Mücahidlerin azimlerine kuvvet, Ruhlarına
          can, Îmanlarına hız ve heyecan vermiştir.
   261   262   263   264   265   266   267   268   269