Page 45 - Münafığın Sırları
P. 45
Harun Yahya (Adnan Oktar) 43
ise, tabii ki yine şeytanın işidir. Onları etkilemek, doğru yoldan
alıkoyup kendi yoluna çekmek için çeşitli tuzaklar kurar. Bun-
ların en büyüğü de Allah'ı unutturmaya yönelik olanıdır.
Allah'ı unutturmak isteyen şeytan, belli oyunlarla münafığa
yaklaşır. Oysa münafık kastedilen oyunları Kuran ayetlerinden
çok iyi bilmektedir. Dolayısıyla şeytanın tuzağına 'bile bile' dü-
şer; bu da kalbinde -Kuran'da haber verildiği üzere- "hastalık"
barındırması nedeniyledir. Bu hastalık 'isyankarlık'tır. Münafık-
ların bu durumları bir ayette şöyle haber verilir:
Kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını ar-
tırmıştır. Yalan söylemekte olduklarından dolayı, on-
lar için acı bir azap vardır. (Bakara Suresi, 10)
Burada unutulmaması gereken konu, şeytanın ancak zayıf
imanlılara etki edebileceği; gerçek, samimi müminleri ise hiçbir
şekilde tuzağa düşüremeyeceğidir. Sapkın insanlarla hakiki mü-
minler arasındaki fark bir ayette şöyle haber verilir:
Şüphesiz, kışkırtılıp-saptırılmışlardan sana uyanlar
dışında, senin benim kullarım üzerinde zorlayıcı hiç-
bir gücün yoktur. (Hicr Suresi, 42)
Münafığı tevekkülsüzlüğe, büyüklenmeye ve samimiyetsiz-
liğe sürüklemeye çalışan şeytan, kısa zamanda başarılı olur.
Sahip olduğu zayıf inanç sebebiyle akıl almaz bir süratle ona
ayak uyduran münafık, mümin tavrını taklit etmeyi artık bir
kenara bırakıp, şeytani davranışlar sergilemeye başlar. Mümin-
lere o güne kadar hiç göstermediği olumsuz tavırlarını göste-
rir. Örneğin aniden öfkelenir, paniğe kapılır, kendi düşük aklın-
ca müminlere zarar vereceğini düşündüğü davranışlarda bulu-
nur. Özellikle zorluk anlarında veya kendisine gelen bir zarar
karşısında şeytanın etkisi iyice belirginleşir. Beklemediği şekil-