Page 114 - İnsanın Apaçık Düşmanı: Şeytan
P. 114
Şey ta nın Fır ka sı:
Mü na fık lar
Mü na fık ke li me si, ni fak, fit ne çı ka ran an la mı na ge lir. Mü na fık -
lar, mü min ol ma dık la rı hal de, mü min le rin güç ve im kan la rın dan
ya rar lan mak ama cıy la ken di le ri ni mü min gi bi gös ter me ye ve mü -
min top lu lu ğu için de ba rın ma ya ça lı şan kim se ler dir.
Kalp le rin de has ta lık bu lu nan bu kim se ler um duk la rı nı bu la ma -
yın ca ya da mü min le rin ba şı na bir sı kın tı ya da zor luk gel di ğin de,
he men on lar dan ay rı lır ve ger çek yüz le ri ni gös te rir ler. Mü min ler -
den ay rıl dık tan son ra ya da ay rı lır ken, mü min le re za rar ver me ye,
on lar ara sın da ki bir li ği boz ma ya gay ret eder ler. Da ha sı bu amaç la -
rı nı ger çek leş tir mek için in kar cı lar la iş bir li ği ya par lar.
Kuran'ın birçok ayetinde münafıkların karakterleri ve davranış
biçimleri ayrıntılı bir şekilde bildirilir ve müminler bu kimselere
karşı uyarılırlar. Bu ayetlerde üzerinde durulan hususlardan biri de,
şeytanla münafıklar arasındaki yakınlıktır. Bu yüzden şeytanın bir-
çok özelliği -esrarengiz sapkın mantığı dahil- münafıklar üzerinde
tecelli eder. Bir ayette münafıkların şeytan tarafından tamamen ku-
şatıldıklarından ve onun fırkası haline geldiklerinden bahsedilir:
112