Page 81 - Şeytanın Bir Silahı Romantizm
P. 81

Harun Yahya (Adnan Oktar)




                      k lın ka pan ma sı na se bep olan duy gu sal lık in sa nı şey ta nın
                      bü tün tel kin le ri ne açık ha le ge ti rir. Şey tan duy gu sal lık si la -
            Ahıy la din den uzak ya şa yan in san la rı ve top lum la rı di le di ği
                                                                                      79
            gi bi yön len di rip her tür lü sap kın lı ğa sü rük le ye bi lir. Bu nun ba zı ör -
            nek le ri ni ki ta bın ilk bö lüm le rin de in ce le dik, ro man tik mil li yet çi lik,
            ko mü nizm gi bi ide olo ji le rin in san la rı ve top lum la rı duy gu sal lı ğı kul -

            la na rak na sıl he la ka sü rük le di ği ni gör dük.
                 Gün lük ha ya tı mız da ise duy gu sal lık çe şit li bi çim ler de ken di ni dı -
            şa vu rur. İler le yen say fa lar da, duy gu sal lı ğın bel li baş lı tür le ri ni baş lık -
            lar al tın da in ce le ye ce ğiz:


                 Üzün tü ve Ka ram sar lık

                 İn san gü zel lik ler den zevk ala cak, ne şe, hu zur için de ya şa ma is te -
            ği du ya cak ya pı da ya ra tıl mış tır. Bu ba kım dan bir kim se nin kar şı sı na
            çı kan olum suz luk la rı en kı sa za man da or ta dan kal dır mak ya da bun -
            la rı gü zel lik le re, ne şe ve si le si ne çe vir mek is te me si en do ğal ça ba sı ola -
            cak tır. Kuş ku suz hu zur, gü ven duy mak, ne şe li, mut lu, ra hat ol mak,
            be de nen ve ru hen sağ lık lı ol mak için son de re ce önem li un sur lar dır.

                 Ancak insanlar Kuran'a göre değil de kendi ölçülerine, kendi is-
            tek ve tutkularına, duygularına göre hareket ettiklerinde içlerinde
            üzüntü, sıkıntı, korku hali hakim olur. Örneğin Kuran'da bildirilen te-
            vekkül, kader, teslimiyet anlayışına sahip olmayan bir kimse, bir son-
            raki günün kendisine ve yakınlarına ne getireceğini bilmemenin hu-
            zursuzluğu içinde sürekli mücadele halindedir.
                 Hal bu ki in san Al lah'ın kul la rı için se çip be ğen di ği di ni ni ya şa dı -
            ğı, Ku ran ah la kı na sa hip ol du ğu tak dir de bu sı kın tı la rın hiç bi ri ne gir -

            me ye cek, bu so run la rın hiç bi ri ni ya şa ma ya cak tır. Al lah el çi le ri ara cı lı -
            ğıy la du yur du ğu bu ger çe ği ayetlerde şöy le ha ber ve rir:
                 ... kim Be nim hi da ye ti me uyar sa ar tık o şa şı rıp sap maz ve mut suz
                 ol maz. Kim de Be nim zik rim den yüz çe vi rir se, ar tık onun için sı -
                 kın tı lı bir ge çim var dır... (Ta ha Su re si, 123-124)
   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85   86