Page 141 - Hazreti Yusuf Medresesi
P. 141
Adnan Oktar (Harun Yahya)
Lynn Margulis’in söylediği gibi rastgele mutasyonların yeni
türleri oluşturan evrimsel değişikliğe yol açtığına dain tek bir delil
yoktur.
Nitekim bugüne kadar hiçbir yararlı, yani genetik bilgiyi gelişti-
ren mutasyon örneği gözlemlenmedi. Tüm mutasyonların zararlı
olduğu görüldü. Anlaşıldı ki, evrim teorisinin "evrim mekanizması"
olarak gösterdiği mutasyonlar, gerçekte canlıları sadece tahrip eden,
sakat bırakan genetik olaylardır. (İnsanlarda mutasyonun en sık gö-
rülen etkisi de kanserdir.) Elbette tahrip edici bir mekanizma "evrim
mekanizması" olamaz. Doğal seleksiyon ise, Darwin'in de kabul et-
tiği gibi, "tek başına hiçbir şey yapamaz." Bu gerçek bizlere doğada
hiçbir "evrim mekanizması" olmadığını göstermektedir. Evrim me-
kanizması olmadığına göre de, evrim denen hayali süreç yaşanmış
olamaz.
Fo sil Ka yıt la rı: Ara Form lar dan Eser Yok
Evrim teorisinin iddia ettiği senaryonun yaşanmamış olduğunun
en açık göstergesi ise fosil kayıtlarıdır.
Evrim teorisinin bilim dışı iddiasına göre bütün canlılar birbirle-
rinden türemişlerdir. Önceden var olan bir canlı türü (ki bu türün
de nasıl ortaya çıktığı konusunda evrimcilerin bir açıklaması yoktur),
zamanla bir diğerine dönüşmüş ve bütün türler bu şekilde ortaya çık-
mışlardır. Teoriye göre bu hayali dönüşüm yüz milyonlarca yıl süren
uzun bir zaman dilimini kapsamış ve kademe kademe ilerlemiştir.
Bu durumda, iddia edilen uzun dönüşüm süreci içinde sayısız
"ara türler"in oluşmuş ve yaşamış olmaları gerekir.
Örneğin geçmişte, balık özelliklerini taşımalarına rağmen, bir
yandan da bazı sürüngen özellikleri kazanmış olan yarı balık-yarı
sürüngen canlılar yaşamış olmalıdır. Ya da sürüngen özelliklerini
139