Page 142 - İmtihanın Sırrı
P. 142

İmtihanın Sırrı


                En büyük müzik sistemi şirketinin ürettiği en kaliteli müzik setini
             düşünün. Sesi kaydettiğinde mutlaka sesin bir kısmı kaybolur veya az

             da olsa mutlaka parazit oluşur veya müzik setini açtığınızda daha
             müzik başlamadan bir cızırtı mutlaka duyarsınız. Ancak insan vücu-
             dundaki teknolojinin ürünü olan sesler son derece net ve kusursuzdur.
             Bir insan kulağı, hiçbir zaman müzik setinde olduğu gibi cızırtılı veya

             parazitli algılamaz; ses ne ise tam ve net bir biçimde onu algılar. Bu
             durum, insan yaratıldığı günden bu yana böyledir. Şimdiye kadar insa-
             noğlunun yaptığı hiçbir görüntü ve ses cihazı, göz ve kulak kadar hassas
             ve başarılı birer algılayıcı olamamıştır. Ancak görme ve işitme olayında,

             tüm bunların ötesinde, çok büyük bir gerçek daha vardır.


                Beynin İçinde Gören ve
                Duyan Şuur Kime Aittir?

                Beynin içinde, ışıl ışıl renkli bir dünyayı seyreden, senfonileri,
             kuşların cıvıltılarını dinleyen, gülü koklayan kimdir?
                İnsanın gözlerinden, kulaklarından, burnundan gelen uyarılar,
             elektrik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyoloji veya biyokimya

             kitaplarında bu görüntünün beyinde nasıl oluştuğuna dair birçok
             detay okursunuz. Ancak, bu konu hakkındaki en önemli gerçeğe
             hiçbir yerde rastlayamazsınız: Beyinde, bu elektrik sinyallerini
             görüntü, ses, koku ve his olarak algılayan kimdir? Beynin içinde

             göze, kulağa, burna ihtiyaç duymadan tüm bunları algılayan bir şuur
             bulunmaktadır. Bu şuur kime aittir?
                Elbette bu şuur beyni oluşturan sinirler, yağ tabakası ve sinir hüc-
             relerine ait değildir. İşte bu yüzden, herşeyin maddeden ibaret oldu-




                                          140
   137   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147