Page 185 - Darwinistler Neleri Düşünmezler ?
P. 185

Adnan Oktar
                                      Adnan Oktar




             tad›r. "Bilim dünyas› evrimi savunuyor, demek ki evrim, test edilmifl,
             do¤rulu¤u bilimsel verilerle tespit edilmifl bir teoridir" düflüncesi ise
             büyük bir aldan›flt›r. Bu aldan›fl, Darwinistlerin uygulad›¤› psikolojik
             mücadele tekniklerinin bir sonucudur ve gerçekleri yans›tmamaktad›r.
             Ayr›ca flunu da belirtmek gerekir ki, Darwinistlerin ›srarla iddia ettik-
             leri gibi bilim dünyas›n›n tümü evrimci de¤ildir. Tüm bask› ve y›ld›r-
             ma metotlar›na ra¤men, evrim karfl›t› oldu¤unu aç›kça ifade eden say›-
             s›z bilim adam›, akademisyen ve profesör bulunmaktad›r. Bu kifliler ev-

             rim teorisinin açmazlar›n› ortaya koymakta, gerçekleri halka ulaflt›rma-
             ya çal›flmaktad›r. Üstelik Darwinist büyünün etkisinden kurtulan bilim
             adamlar›n›n say›s› gün geçtikçe de artmaktad›r.
                  Darwinizm, Darwinist bilim adamlar›n›n dünya çap›nda etkili ol-
             ma çabalar›na ra¤men çöküntüye u¤ram›flt›r. Bunun en önemli sebebi,
             teorinin bilimsel delilsizli¤inin, evrimci bilim adamlar›n›n varl›¤›na
             karfl›n, aç›kça gündeme getirilmifl, dünyaya ilan edilmifl, bu yalan ve
             aldatmaya karfl› tüm insanlar›n uyar›lm›fl olmas›d›r.
                  Ba¤dat'›n karfl› sahilinde oturan Ebu Hanife'nin tart›flma saatinde yerini alma-
                  m›fl olmas›, dehrinin (Allah'a inanmayan tart›flmac›) ve kalabal›¤›n zihninde de-
                  ¤iflik sorular›n flekillenmesine neden olur. Herkes merak içindedir... "Neden gel-
                  medi? Gelmeyecek mi? Korktu mu? Delil mi bulamad›?" vb. sorular.! ‹mam-›
                  Azam, belirlenen saatten bir müddet sonra gelir. Dehri, son derece moral kazan-
                  m›fl, küfür ve gururu daha da artm›flt›r...
                  Ebu Hanife, özür dileyerek gecikmesinin sebebini anlatmaya bafllar: "Karfl› sahil-
                  den bu tarafa gelebilmek için bir vas›ta bulamad›m. Beklemeye bafllad›m. Belki
                  bir kay›k veya sal gelir de onunla giderim diye düflünüyordum. O esnada a¤aç-
                  lar›n birdenbire devrildi¤ini gördüm. Devrilen a¤açlar›n kendili¤inden kereste,
                  kerestelerin kendili¤inden kay›k oldu¤una flahit oldum. Yine kendili¤inden bir
                  kürek ve yelkenin vücud buldu¤unu gördüm. Sizlere karfl› daha fazla mahcub
                  düflmeyece¤imden sevinerek, kay›¤a atlad›m. Kay›k kendili¤inden beni buraya
                  getirdi..." Dehri ve dinleyenler bu sözlere bir mana veremezler. Tabiatç›l›¤› savu-
                  nan, her fleyi tabiat›n var etti¤ini iddia eden tart›flmac›, böyle bir olay›n, anlat›l-
                  d›¤› tarzda gerçekleflmesinin mümkün olmad›¤›n› söyler. Büyük ‹mam tebbes-
                  süm ederek flöyle der: "Bir küçük kay›¤›n bile kendili¤inden, yap›c›s› ve sanatka-



                                            183
   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189   190