Page 201 - Kötülüğün Sessiz Dili
P. 201
Darwinizm'in Çöküflü 199
dü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz" diyeceklerdir.
(Hicr Suresi, 14-15)
Bu kadar geniş bir kitlenin üzerinde bu büyünün etkili olması,
insanların gerçeklerden bu kadar uzak tutulmaları ve 150 yıldır bu
büyünün bozulmaması ise, kelimelerle anlatılamayacak kadar hay-
ret verici bir durumdur. Çünkü, bir veya birkaç insanın imkansız
senaryolara, saçmalık ve mantıksızlıklarla dolu iddialara inanmaları
anlaşılabilir. Ancak dünyanın dört bir yanındaki insanların, şuursuz
ve cansız atomların ani bir kararla biraraya gelip; olağanüstü bir or-
ganizasyon, disiplin, akıl ve şuur gösterip kusursuz bir sistemle iş-
leyen evreni, canlılık için uygun olan her türlü özelliğe sahip olan
Dünya gezegenini ve sayısız kompleks sistemle donatılmış canlıları
meydana getirdiğine inanmasının, "büyü"den başka bir açıklaması
yoktur. Nitekim, Allah Kuran'da, inkarcı felsefenin savunucusu olan
bazı kimselerin, yaptıkları büyülerle insanları etkilediklerini Hz. Mu-
sa ve Firavun arasında geçen bir olayla bizlere bildirmektedir. Hz.
Musa, Firavun'a hak dini anlattığında, Firavun Hz. Musa'ya, kendi
"bilgin büyücüleri" ile insanların toplandığı bir yerde karşılaşmasını
söyler. Hz. Musa, büyücülerle karşılaştığında, büyücülere önce on-
ların marifetlerini sergilemelerini emreder. Bu olayın anlatıldığı
ayet şöyledir:
(Musa:) "Siz atın" dedi. (Asalarını) atıverince, insanla-
rın gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdü-
ler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular. (Araf
Suresi, 116)
Görüldüğü gibi Firavun'un büyücüleri yaptıkları "aldatmacalar"la
-Hz. Musa ve ona inananlar dışında- insanların hepsini büyüleyebil-
mişlerdir. Ancak, onların attıklarına karşılık Hz. Musa'nın ortaya
koyduğu delil, onların bu büyüsünü, Kuran'daki ifadeyle "uydurduk-
larını yutmuş" yani etkisiz kılmıştır:
Biz de Musa'ya: "Asanı fırlatıver" diye vahyettik. (O da
fırlatıverince) bir de baktılar ki, o bütün uydurduklarını