Page 174 - Dünya Hayatında Tüm Zevkleri Tüketenler
P. 174

172         DÜNYA HAYATINDA TÜM ZEVKLERİ TÜKETENLER


            şeması oluştururlar. Bu şema hayalidir, çünkü gerçekte bu farklı
            sınıfların arasında evrimsel bir ilişki olduğu asla ispatlanamamıştır.
            Evrim teorisinin 20. yüzyıldaki en önemli savunucularından biri
            olan Ernst Mayr, "Homo sapiens'e uzanan zincir gerçekte kayıp-
            tır" diyerek bunu kabul eder. (J. Rennie, "Darwin's Current Bulldog:
            Ernst Mayr", Scientific American, Aralık 1992)
               Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis > Homo erec-
            tus > Homo sapiens" sıralamasını yazarken, bu türlerin her biri-
            nin, bir sonrakinin atası olduğu izlenimini verirler. Oysa paleoan-
            tropologların son bulguları, Australopithecus, Homo habilis ve
            Homo erectus'un dünya'nın farklı bölgelerinde aynı dönemlerde
            yaşadıklarını göstermektedir. (Alan Walker, Science, c. 207, 1980,
            s. 1103; A. J. Kelso, Physical Antropology, 1. baskı, New York: J. B.
            Lipincott Co., 1970, s. 221; M. D. Leakey, Olduvai Gorge, c. 3,
            Cambridge: Cambridge University Press, 1971, s. 272)
               Dahası Homo erectus sınıflamasına ait insanların bir bölümü
            çok modern zamanlara kadar yaşamışlar, Homo sapiens nean-
            dertalensis ve Homo sapiens sapiens (günümüz insanı) ile aynı
            ortamda yan yana bulunmuşlardır. (Time, Kasım 1996)
               Bu ise, elbette bu sınıfların birbirlerinin ataları oldukları iddia-
            sının geçersizliğini açıkça ortaya koymaktadır. Harvard Üniversi-
            tesi paleontologlarından Stephen Jay Gould, kendisi de bir evrim-
            ci olmasına karşın, Darwinist teorinin içine girdiği bu çıkmazı
            şöyle açıklar:
                Eğer birbiri ile paralel bir biçimde yaşayan üç farklı hominid (insa-
                nımsı) çizgisi varsa, o halde bizim soy ağacımıza ne oldu? Açıktır
                ki, bunların biri diğerinden gelmiş olamaz. Dahası, biri diğeriyle
                karşılaştırıldığında evrimsel bir gelişme trendi göstermemektedir-
                ler. (S. J. Gould, Natural History, c. 85, 1976, s. 30)
   169   170   171   172   173   174   175   176   177   178   179