Page 94 - Dünya Hayatında Tüm Zevkleri Tüketenler
P. 94

92          DÜNYA HAYATINDA TÜM ZEVKLERİ TÜKETENLER


               Tüm bunlar kendilerine sunulduğu sürece karşı tarafa bir
            çeşit sevgi duyarlar. Ancak bu sevgi çoğu zaman karşılarındaki
            insana zevk veren, onu mutlu edebilecek ve sevildiğini hisse-
            debileceği bir sevgi değildir. Bu, suni olduğu ve menfaat karşı-
            lığında, hatır için gösterildiği anlaşılan bir nezaket gösterisin-
            den ibarettir. Nitekim söz konusu kişiden elde edebilecekleri
            maddi veya manevi çıkar sona erdiğinde, bu sahte nezaket gös-
            terisi de hemen sona erer.
               Sevgileri sahte temellere dayalı olduğu için, gerçekten çok
            sevdiklerini iddia eden insanlar bile, sevgilerini samimi tavırla-
            rıyla gösteremezler. Örneğin birbirlerine olan sevgilerini içten
            gelen samimi sözcüklerle ifade edemezler. Cahiliye toplumla-
            rında genellikle bu amaçla kullanılması için kalıplaştırılmış sevgi
            kelimeleri, sevgi cümleleri vardır. Özel günlerde sevgi gösteri-
            si olarak alınan hediyelerin üzerlerinde hep bu sözcükler
            yazar. Oysa samimi sevgide insan her an sevdiği insana bu duy-
            gularını daha önce hiç kullanmadığı, birbirinden etkileyici, bir-
            birinden şaşırtıcı sözlerle ifade edebilir. Her biri bir diğerin-
            den, bir öncekinden farklı olur. Çünkü bu coşkuyu kalbinde en
            canlı şekilde her an yaşamaktadır.
               Gerçekten seven insan, sevdiğini onore eder, yüceltir.
            Onu, dünyada ve ahirette zarar gelecek şeylerden sakındırır.
            Onun iyiliği, rahatı, güvenliği için samimi bir gayret sarf eder.
            Hepsinden önemlisi, sevgisi belirli şartlara bağlı değildir.
            Sevgisine karşılık gördüğü takdirde seven bir insan, gerçek
            anlamda sevgiyi bilmiyor demektir. Gerçek sevgide karşılık
            ancak Allah'tan beklenir. Asıl amaç Allah'ın rızasını kazanabil-
            mektir.
   89   90   91   92   93   94   95   96   97   98   99