Page 334 - İslam ve Uzakdoğu Dinleri
P. 334
332
den taviz vermemeyi, her durum karfl›s›nda Allah'a yönelip dönmeyi,
yaln›z O'ndan yard›m istemeyi ö¤renir. Allah'› gere¤i gibi takdir etme-
yi, O'na karfl› içli bir sevgi ve sayg› dolu bir korku duymay› ö¤renir,
Allah'a karfl› kat›ks›z bir iman ve tam bir teslimiyet kazan›r. Allah'›n ya-
ratt›¤› nimetlerin de¤erini gerçek manada anlar ve bu sayede Allah'a
karfl› olan flükrü, sevgisi, yak›nl›¤› ve hayranl›¤› artar. Sonuçta, Allah'›n
be¤endi¤i üstün akla ve ahlak özelliklerine sahip ideal bir mümin hali-
ne gelir. Bu flekilde her yönüyle mükemmel yarat›lm›fl olan cennete gir-
meye lay›k bir insan haline gelir.
‹nsan bu dünyada bafl›na gelen say›s›z olaylarla s›nan›r ve bu im-
tihandaki baflar›s› oran›nda ebedi hayat›nda ceza veya mükafata kavu-
flur. Hiç kimse kendi imtihan›n›n ne zaman son bulaca¤›n› bilemez.
Ölüm, Kuran'da bizlere bildirildi¤i gibi "süresi belirtilmifl bir yaz›d›r".
(Al-i ‹mran Suresi, 145) Bu süre bazen uzun, bazen de k›sad›r. Asl›nda
en uzun olarak tan›mlad›¤›m›z süre bile nadiren 70 ya da 80 senenin
üzerine ç›kabilir.
Bu nedenle, uzun yaflama planlar› yapmak yerine insan, Allah'a
karfl› sorumlu oldu¤unu ve hesap gününde bütün yapt›klar›n›n hesab›-
n› verece¤ini bilerek, Kuran'›n rehberli¤inde ve onun gösterdi¤i yola
uygun olarak yaflamal›d›r. Aksi halde, insan›n sonsuz hayat› için bir ha-
z›rl›k yapmamas›, bunun için kendisine tan›nan bu tek ve önemli f›rsa-
t› kaç›rmas› ve ebediyen cennetten mahrum kalmas› kendisi için ger-
çekten de çok ac› bir sonuç olur. Bu nedenle dünyada bofla geçen her sa-
niye hem çok büyük bir kay›p hem de çok ac› bir sonuca do¤ru at›lan
bir ad›m olabilir.
‹nsan hayat› boyunca karfl›s›na ç›kacak muhtemel olaylar için ön-
ceden haz›rl›k yapar. Ölüm ise her insan›n karfl›laflaca¤› mutlak sondur.
‹nsan ölümle karfl›laflt›¤›nda tek bafl›na olacak, ölümünün ard›ndan da
"teker teker, yapayaln›z ve yal›n olarak" (Enam Suresi, 94) hesaba çe-
‹slam ve Uzak Do¤u Dinleri