Page 165 - Kehf Suresinden Günümüze İşaretler
P. 165

diyor. “Dedi ki: "Gerçekten benimle birlikte olma
                       sabrını göstermeye kesinlikle güç yetiremeyeceğini ben sana söy-
                    lemedim mi?” (Kehf Suresi, 72) diyor, Hz. Hızır (as). “(Musa:) "Beni,
                    unuttuğumdan dolayı sorgulama ve bu işimden dolayı bana zorluk

                  çıkarma" dedi.” (Kehf Suresi, 73) Ve “tamam” diyor Hz. Hızır (as). Ama
               vahiyle bildirilmiş ne konuşacağı, ne itiraz edeceği, nerede ne cevap vereceğini
               biliyor Hz. Hızır (as). Hz. Musa (as), bu bilgiye sahip değil. Ama Hz. Hızır (as)
              biliyor, yani dayanamayacağını, itiraz edeceğini hepsini biliyor. “Böylece ikisi
              (yine) yola koyuldular. Nitekim bir çocukla karşılaştılar, o hemen tutup
             onu (çocuğu) öldürüverdi” Hz. Hızır (as). “(Musa) Dedi ki: "Bir cana karşılık
             olmaksızın, tertemiz bir canı mı öldürdün? Andolsun, sen kötü bir iş yap-
             tın.” (Kehf Suresi, 74). “Harama girdin” diyor. “Dedi ki: "Gerçekte benimle
             birlikte olma sabrını göstermeye” bak “kesinlikle güç yetiremeyeceğini ben

             sana söylemedim mi?” (Kehf Suresi, 75) diyor, “Kesinlikle.” Bu kesinlik nereden
             kaynaklanıyor? Vahiyden kaynaklanıyor. Allah diyor: “O, kesinlikle sabredeme- Adnan Oktar (Harun Yahya)
             yecek” diyor, söylüyor, Hz. Musa (as) için.  “Ben söylememiş miydim sana”
             diyor. “(Musa:) “Bundan sonra sana bir şey soracak olursam, artık benimle
             arkadaşlık etme.” Sağlama alıyor. Halbuki, bu da vahiyle ona bildirilmiş bir
             durum. Üç iddianın dışında yok.  “Benden yana bir özre ulaşmış olursun”     A
             dedi.” (Kehf Suresi, 76). “(Yine) Böylece ikisi yola koyuldu. Nihayet bir

             kasabaya gelip yemek istediler, fakat (kasaba halkı) onları konuklamaktan
             kaçındı.” Her Mehdi topluluğunun özelliğidir. Kendi vatanlarında rahat edemez-
             ler. Her peygambere kendi milleti isyan emiştir. Dolayısıyla Hz. Mehdi (as)’a da
             rahat vermeyecekler, kaderi öyle. “(Kasaba halkı) onları konuklamaktan kaçın-
             dı. Onda (kasabada) yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar buldular, hemen
             onu inşa etti.” Onu ilgilendiren bir şey yok. Yıkık bir duvar olabilir
             orada. Ama onu inşa etmesi gerektiğini vahiyle bildiği için, inşa edi-
             yor. Bayağı da güçlü kuvvetli. Bir insanın duvarı inşa etmesi, öyle
             kolay iş değil. Gemiyi delmek de kolay iş değil, “Duvar buldular,

             hemen onu inşa etti. (Kehf Suresi, 77). (A9 TV, 10 Nisan 2015)



                                             163
   160   161   162   163   164   165   166   167   168   169   170