Page 148 - Mucizeler Zinciri
P. 148

MUCİZELER ZİNCİRİ



                    veya iddia daha yoktur. Bu, Afrikalı bazı kabilelerin totemlere, Sebe halkının
                    Güneş'e tapmasından, Hz. İbrahim (as)'ın kavminin elleri ile yaptıkları putlara,
                    Hz. Musa (as)'ın kavminin içinden bazı insanların altından yaptıkları buzağıya
                    tapmalarından çok daha vahim ve akıl almaz bir körlüktür. Gerçekte bu durum,
                    Allah'ın Kuran'da işaret ettiği bir akılsızlıktır. Allah, bazı insanların anlayışları-
                    nın kapanacağını ve gerçekleri görmekten aciz duruma düşeceklerini birçok
                    ayetinde bildirmektedir. Bu ayetlerden bazıları şöyledir:
                        Şüp he siz, in kar eden le ri uyar san da, uyar ma san da, on lar için fark et -
                        mez; inan maz lar. Al lah, on la rın kalp le ri ni ve ku lak la rı nı mü hür le miş tir;
                        göz le ri nin üze rin de per de ler var dır. Ve bü yük azap on la ra dır. (Ba ka ra
                        Su re si, 6-7)
                        … Kalp le ri var dır bu nun la kav ra yıp-an la maz lar, göz le ri var dır bu nun la
                        gör mez ler, ku lak la rı var dır bu nun la işit mez ler. Bun lar hay van lar gi bi -
                        dir, hat ta da ha aşa ğı lık tır lar. İş te bun lar ga fil olan lar dır. (Araf Su re si,
                        179)
                        Al lah, Hicr Suresi'nde ise, bu in san la rın mu ci ze ler gör se ler bi le inan ma ya -
                    cak ka dar bü yü len dik le ri ni şöy le bil dir mek te dir:
                        On la rın üzer le ri ne gök yü zün den bir ka pı aç sak, or dan yu ka rı yük sel se -
                        ler de, mut la ka: "Göz le ri miz dön dü rül dü, bel ki biz bü yü len miş bir top -
                        lu lu ğuz" di ye cek ler dir. (Hicr Su re si, 14-15)
                        Bu ka dar ge niş bir kit le nin üze rin de bu bü yü nün et ki li ol ma sı, in san la rın
                    ger çek ler den bu ka dar uzak tu tul ma la rı ve 150 yıl dır bu bü yü nün bo zul ma ma -
                    sı ise, ke li me ler le an la tı la ma ya cak ka dar hay ret ve ri ci bir du rum dur. Çün kü, bir
                    ve ya bir kaç in sa nın im kan sız se nar yo la ra, saç ma lık ve man tık sız lık lar la do lu
                    id di ala ra inan ma la rı an la şı la bi lir. An cak dün ya nın dört bir ya nın da ki in san la -
                    rın, şu ur suz ve can sız atom la rın ani bir ka rar la bi ra ra ya ge lip; ola ğa nüs tü bir
                    or ga ni zas yon, di sip lin, akıl ve şu ur gös te rip ku sur suz bir sis tem le iş le yen ev re -
                    ni, can lı lık için uy gun olan her tür lü özel li ğe sa hip olan Dün ya ge ze ge ni ni ve
                    sa yı sız komp leks sis tem le do na tıl mış can lı la rı mey da na ge tir di ği ne inan ma sı -
                    nın, "bü yü"den baş ka bir açık la ma sı yok tur.
                        Ni te kim, Al lah Ku ran'da, in kar cı fel se fe nin sa vu nu cu su olan ba zı kim se le -
                    rin, yap tık la rı bü yü ler le in san la rı et ki le dik le ri ni Hz. Mu sa (as) ve Fi ra vun ara -
                    sın da ge çen bir olay la biz le re bil dir mek te dir. Hz. Mu sa (as), Fi ra vun'a hak di ni
                    an lat tı ğın da, Fi ra vun Hz. Mu sa (as)'a, ken di "bil gin bü yü cü le ri" ile in san la rın
                    top lan dı ğı bir yer de kar şı laş ma sı nı söy ler. Hz. Mu sa (as), bü yü cü ler le kar şı laş -



 ................................... 146
   143   144   145   146   147   148   149   150