Page 89 - Türk'ün Yüksek Seciyesi
P. 89
[tÜâÇlt{çt ;TwÇtÇ b~àtÜ<
¤i meslek ittihaz etmifl fukaran›n ne oldu¤u bile malum de¤il-
dir." 67 (Aubry de la Motraye)
"Dünyada esirlere, kölelere, cariyelere ve hatta kürek mah-
kumlar›na Müslüman Türkler'den daha iyi bakan ve daha iyi
68
muamele eden hiçbir millet yoktur." (Mouradgea d'Ohsson)
Türkler'in bu sözlerde ifade edilen güzel ahlak özellikleri daha
önce de vurgulad›¤›m›z gibi, onlar›n Kuran ahlak›na olan ba¤l›l›k-
lar›n›n bir sonucudur. Onlar hayatlar›n›n her an›nda, savaflta, ba-
r›flta, bir ülkeyi fethettiklerinde, kendilerine düflmanl›k besleyen-
ler ile karfl› karfl›ya olduklar›nda, önemli kararlar al›rken hep ada-
leti gözetmifl, insanlara iyilikle davranm›fl, hoflgörüyü ve hakkani-
yeti temel düstur edinmifllerdir. Ayetlerde ‹slam ahlak›n›n insana
kazand›rd›¤› güzel özelliklerden birkaç› flu flekilde bildirilir:
. ... Allah'a ve ahiret gününe iman eder, maruf olan› emreder,
münker olandan sak›nd›r›r ve hay›rlardaa yar›fl›rlar. ‹flte bun-
lar salih olanlardand›r. (Al-i ‹mran Suresi, 114)
Onlar, bollukta da, darl›ktta da infak edenler, öfkelerini yenen-
e
ler ve insanlar (daki haklar›n)dan ba¤›fllama ile (vaz) geçenler-
dir. Allah, iyilik yapanlar› sever. (Al-i ‹mran Suresi, 134)
Kendilerinden önce o yurdu (Medine'yyi) haz›rlay›p iman› (gö-
nüllerine) yerlefltirenler ise, hicret edenleri severler ve onlara
verilen fleylerden dolay› içlerinde bir ihtiyaç (arzusu) duy-
fl
mazlar. Kendilerinde bir aç›kl›k (ihtiyaç) olsa bile (kardeflleri-
ni) öz nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin 'cimri ve bencil
o
tutkular›ndan' korunmuflsa, iflte onlar, felah (kurtulufl) bulan-
lard›r. (Haflr Suresi, 9)
Kendileri, ona duyduklar› sevvgiye ra¤men yeme¤i, yoksula,
yetime ve esire yedirirler. "Biz size, ancak Allah'›n yüzü (r›-
87