Page 86 - Türk'ün Yüksek Seciyesi
P. 86
g≤Ü~:≤Ç l≤~áx~ fxv|çxá|
O Rahman (olan Allah)›n kullar›, yeryüzü üzerinde alçak gö-
nüllü olarak yürürler ve cahiller kendilleriyle muhatap olduk-
lar› zaman "Selam" derler. (Furkan Suresi, 63)
Türk Nezaketi
Sözlüklerde yer alan "‹stanbul efendisi" veya "Osmanl› beyefen-
disi" gibi tabirleri araflt›r›rsan›z, bunlar›n Türkler'in kibarl›¤›n›, in-
celi¤ini ve nazikli¤ini anlatmak için kullan›ld›klar›n› görürsünüz.
Her türlü yapmac›kl›ktan uzak ve candan bir nezakete, Türk toplu-
munun her kesiminde rastlamak mümkündür. Türkler bu yönle-
riyle de dünya milletlerine örnek olmufllard›r.
Söz konusu durum, çeflitli Bat›l› araflt›rmac›lar›n eserlerinde de
s›k s›k dile getirilmifltir:
" "... Müslüman-Türk nezaketinden bahse mecbur oldu¤umu
zannediyorum... (Nezaket) Türkler'de bilakis mmilli seciyeleri-
ni teflkil eden sars›lmaz hakkaniyet ve adaletle hay›rhahl›k
ruhunun tabii bir neticcesidir. Zaten Kuran'da nezakete ait
ayetler vard›r ve o mukaddes kanunun bütün düsturlar› gibi
y
bu ayetler de aynen ve harfiyen tatbik edilir." 60 (A. Brayer)
"(Türk kay›kç›lar›) Son derece naziktirler. Adeta bir harp
halini and›ran kar›fl›kl›klar içinde bile insan hiçbir hakarete
u¤ramadan ve hatta hiçbir küfür sözü iflitmeden hedefe vard›-
61
¤›n› görünce hayretler içinde kal›r." (Antoine-Laurent Cas-
tellan, yazar, ressam, seyyah)
"Paflas›ndan sokak sat›c›s›na kadar istisnas›z hhepsinde birer
derebeyi ihtiflam› vard›r. Hepsi ayn› terbiyeyi görmüfl ve bir
8 84