Page 83 - Türk'ün Yüksek Seciyesi
P. 83
[tÜâÇlt{çt ;TwÇtÇ b~àtÜ<
Frans›z generallerinden Comte de Bonneval, Türkler'in dürüst-
lü¤üne hayran kald›¤›n› flöyle belirtmifltir:
" "Haks›zl›k, tekelcilik, h›rs›zl›k gibi suçlar Türkler aras›nda
adeta yok gibidir. K›sacas› ister vicdani bir akideden, ister ce-
c
za korkusundan mütevellit olsun, o kadar dürüstlük gösterirler
53
ki, insaan çok defa Türkler'in do¤rulu¤una hayran kal›r."
Bir Türk tüccar›n dürüstlük konusundaki titizli¤i baflka bir kay-
nakta flöyle dile getirilir:
" "Yabanc› bir kumafl tacirinin Osmanl› ülkesine gelerek bir ku-
mafl imalathanesinin mallar›n› be¤enip hepsini almak istedik-
ten sonra, mal sahibinin kumafl toplar›n› denklerken bir top
kumafl› ay›rd›¤›n› görüp bu hareketinin sebebini sormas› üze-
›
rine, Osmanl› esnaf› "Onu sana veremem, kusurludur" cevaa-
b›n› vermifltir; yabanc› tacirin "Ziyan› yok, önemli de¤il" de-
a
mesine ra¤men Osmanl› esnaf› o kumafl topunu vermemekte
direterek, "Benim mal›m›n kusurlu oldu¤unu söyledim biliyor-
sunuz. Fakat siz onnu kendi memleketinizde satarken, al›c›la-
r›n›z orada benim bunlar› size söylemifl oldu¤umu bilmeye-
c ceklerdir. Böylece de müflterilerinize kusurlu mal satm›fl ola-
ca¤›m. Neticede Osmanl›'n›n gururu, flerref ve haysiyeti ren-
cide olacak, bizi de hilekar sanacaklard›r. Onun için bu sa-
kat topu asla sizee veremem..." diyerek kumafl› vermeyiflinin
sebebini izah etmifltir." 54
Türkler'i di¤er milletlerden ay›ran özelliklerden birisi Türk-
ler'in hile ve yalan bilmemeleridir. ‹slam dini, Türkler'in güzel ah-
laki nitelikleri benimsemelerini, kötüleri ise reddetmelerini sa¤la-
m›flt›r. Bu gerçek 19. yüzy›la ait bir kaynakta flöyle anlat›l›r:
" "Milli seciyeyi halk›n orta tabakas›nda, yani sanatlar›yla ya-
flayan ve zenginlerle fakirler aras›nddaki zümreyi teflkil eden
81