Page 137 - Örümcekteki Mucize
P. 137
Evrim Aldatmacas› 135
vaplamaya çalıflmıfltı. Darwin'den önce yaflamıfl olan Fransız biyolog
Lamarck'a göre, canlılar yaflamları sırasında geçirdikleri fiziksel de¤i-
fliklikleri sonraki nesle aktarıyorlar, nesilden nesile biriken bu özellikler
sonucunda yeni türler ortaya çıkıyordu. Örne¤in Lamarck'a göre züra-
falar ceylanlardan türemifllerdi, yüksek a¤açların yapraklarını yemek
için çabalarken nesilden nesile boyunları uzamıfltı.
Darwin de benzeri örnekler vermifl, örne¤in Türlerin Kökeni adlı kita-
bında, yiyecek bulmak için suya giren bazı ayıların zamanla balinalara
dönüfltü¤ünü iddia etmiflti. 37
Ama Mendel'in keflfetti¤i ve 20.yüzyılda geliflen genetik bilimiyle
kesinleflen kalıtım kanunları, kazanılmıfl özelliklerin sonraki nesillere
aktarılması efsanesini kesin olarak yıktı. Böylece do¤al seleksiyon "tek
baflına" ve dolayısıyla tümüyle etkisiz bir mekanizma olarak kalmıfl
oluyordu.
Neo-Darwinizm ve Mutasyonlar
Darwinistler ise bu duruma bir çözüm bulabilmek için 1930'ların son-
larında, "Modern Sentetik Teori"yi ya da daha yaygın ismiyle neo-Darwi-
nizm'i ortaya attılar. Neo-Darwinizm, do¤al seleksiyonun yanına "fayda-
lı de¤ifliklik sebebi" olarak mutasyonları, yani canlıların genlerinde rad-
yasyon gibi dıfl etkiler ya da kopyalama hataları sonucunda oluflan bozul-
maları ekledi.
Bugün de hala dünyada evrim adına geçerlili¤ini koruyan model neo-
Darwinizm'dir. Teori, yeryüzünde bulunan milyonlarca canlı türünün, bu
canlıların, kulak, göz, akci¤er, kanat gibi sayısız kompleks organlarının
"mutasyonlara", yani genetik bozukluklara dayalı bir süreç sonucunda
olufltu¤unu iddia etmektedir. Ama teoriyi çaresiz bırakan açık bir bilim-
sel gerçek vardır: Mutasyonlar canlıları gelifltirmezler, aksine her zaman
için canlılara zarar verirler.
Bunun nedeni çok basittir: DNA çok kompleks bir düzene sahiptir. Bu
molekül üzerinde oluflan herhangi rastgele bir etki ancak zarar verir.
Amerikalı genetikçi B. G. Ranganathan bunu flöyle açıklar: