Page 17 - Mehdi ve Altın Çağ
P. 17
Hadis-i Serif'te Resul-i Ekrem Efendimiz:
Yemin ederim ki bir ateş sizi saracaktır. O ateş bugün Berehut denilen vadide sönük vaziyettedir. O ateş
içinde müthiş azap olduğu halde insanları kaplar. O ateş insanları, malları yakıp bitirir. Sekiz gün içinde
rüzgar ile bulut gibi uçarak dünyanın her tarafına yayılır. Geceki sıcağı gündüzki hararetinden daha
şiddetlidir. O ateş insanların başının üzerinden arşın altına kadar yaklaşarak yeryüzü ile gökyüzü arasında
gökgürültüsü gibi korkunç gürültüsü olur, buyurdu.
Ölüm-Kıyamet -Ahiret ve Ahir Zaman Alametleri, 461
Kıyamet Alametleri, 289
Mehdi'nin çıkış öncesi alametlerinden olan bu ateş hakkında kısa bir açıklama yapmak yerinde olacaktır. Kıyamet
alametlerinden sadece "Güneşin batıdan doğma" hadisesi, peygamberimizin hadislerinde tarifi yapildığı üzere,
herkesin açıkça görüp anlayabileceği bir şekilde meydana gelecek tek alamettir. Bunun dışında meydana gelecek
bütün kıyamet alametleri (Ateş de dahil) aklın ihtiyaini almayan, adetullaha uygun alametlerdir. Bazı safi kalpli
müslümanlar bu ateşi; sebebsiz yere birdenbire ortaya çıkan, sönme nedir bilmeyen, hatta herkes tarafindan
bulunduğu yerden mutlaka görüleceği tarzda, harika bir alamet olarak beklemektedir. Halbuki dünya bir imtihan ve
müsabaka yeridir demiştik. Bu alametlerin meydana gelişi sırasında da imtihan devam ettiğinden onların
anlaşılması, herkesin mecburen kabul edeceği bir açıklıkta olmaz, ta ki insanlar aklını, vicdanini, iradesini
kullanarak karar verebilsinler, gerçek kimlikleriyle ortaya çıksınlar. Seçme hürriyeti kalmazsa, onlara teklif
götürülemez. Şayet kıyamet alametleri ile ilgili hadisler en ince ayrıntısına kadar (mesela; hangi şehirde, kaç
tarihinde, ne şekilde çıkacağı) anlatılsaydı (ki peygamberimiz hepsini biliyordu, fakat bu sefer) herkes mecburen
kabul eder, insanlar arasında derece farkı kalmazdı. Bu hikmet sebebiyle kıyamet alameti hadisleri özellikle yarı
kapalı bir şekilde bildirilmiştir. Ateş alametini de bu sekilde değerlendirmek gerekmektedir. Bir ateş sebebsiz yere
çıkmaz, ya bir kaza, ya bir patlama gibi kasıt veya ihmal neticesinde çıkar. Mehdi'nin çıkış alameti olarak
söylenmesi, onun çok garip ve olağanüstü bir alamet şekilnde çikmasını gerektirmez. Önemli olan bu ateşin,
hadiste tarif edilen ateşin özelliklerine uygun olarak çıkmasıdır. Bu ateşi tanımak ve tespit edebilmek için
yapılacak ilk iş, özelliklerinin ortaya çıkartılmasıdır.
Bilindiği gibi Temmuz 1991 yılında Irak'ın Kuveyt'i işgali sonrasında, Kuveyt'e ait petrol kuyularını ateşe vermesi
sonucunda Kuveyt ve Basra Körfezini çok büyük bir ateş sarmıştır.
-Kuveyt’de yanan petrol, insan ve hayvanlar arasında ölüme sebep olmaktadır. Uzmanlara göre günde yarım
milyon ton petrol duman olarak atmosfere karışmaktadır. Her gün 10 bin tondan fazla is, kükürt, karbondioksit ve
büyük miktarda, kanser yapıcı özelliği olan hidrokarbonlar felaket bulutları gibi körfez üzerinde asılı
durmaktadırlar.... Yalnız körfez değil, onun sahsında Dünya yanmaktadır.
(Kurtlar Sofrasında Ortadoğu, M. Necati Özfatura, sf,175)
-Ateşe verilen iki kuyu, Türkiye’nin bir günde çıkarabildiği kadar petrol veriyor ve dumanlar 55 km. uzaklıktaki
Suudi Arabistan’dan bile görülebiliyor.
(Hürriyet 23 Ocak 1991)
-Körfezde sönmeyen felaket haberleri:
Kuveyt’de ateşe verilen yüzlerce petrol kuyusu alev alev yanıyor. Uzmanların “söndürmek son derece zor”
dedikleri petrol kuyularındaki yangının Türkiye’den Hindistan’a kadar olan geniş bir bölgeyi en az 10 yıl
süreyle etkileyeceği bildiriliyor.
Ateşe verilen petrol kuyularında çıkan alev ve dumanlar atmosferi devamlı kirletmektedir. Kuveyt gündüzleri
gece manzarası arzetmektedir. Alevlerle birlikte yükselen füme rengi duman, Kuveyt semalarında sonbahardan
kış mevsimine geçişi hatırlatıyor.... Kuveyt’in tamamının yaşanılır hale gelmesi için en az bir senelik bir zamana
ihtiyaç vardır. Kilometrelerce uzaktan görülen alevlerle birlikte yükselen dumanlar, Kuveyt semalarını
tamamen kaplıyarak ülkeyi yaşanmaz hale getirmekte ve varlıklı olanlar Kuveyt’i terketmektedirler.
Dahran’daki araştırma merkezi müdürü Abdullah Dabbag’in NewYork Times’da çıkan açıklamasına göre, Basra
Körfezindeki kirlenme neticesinde 106 tür balık, 180 tür yumusakçalar ve bölgede yaşayan 450 tür hayvan
yaşama savaşı vermektedir. 600 petrol kuyusundan yükselen dumanların komşu ülkelere yayıldığı, ayrıca kükürt
gibi kansorejen maddeler ihtiva eden dumanların asit yağmuruna dönüşerek tarımda verimi azalttığı
açıklanmaktadır.
(Kurtlar Sofrasında Ortadoğu, sf, 171)
Yemin ederim ki bir ateş sizi saracaktır. O ateş bugün Berehut denilen vadide sönük vaziyettedir.
Berehut: Bir vadi veyahut bir kuyu adıdır. (Kamus Tercemesi c. 1- s.550) Hadis-i şerifin ilk kısmında ates için
"sönük bir vaziyettedir" denmektedir. Ateş, yanıcı bir maddenin yanmasiyla meydana gelen bir durum olduğuna
göre burada sönük vaziyette bekleyen ateşin kendisi değil, ateşin yakacağı hammaddedir. Burada toprak