Page 124 - Darwinist Propaganda Yöntemleri
P. 124
Darwinist PropagandaYöntemleri
Lamarck'ın Etkisi
Peki bu "faydalı değişiklikler" nasıl oluşabilirdi? Darwin, kendi
döneminin ilkel bilim anlayışı içinde, bu soruyu Lamarck'a dayana-
rak cevaplamaya çalışmıştı. Darwin'den önce yaşamış olan Fransız bi-
yolog Lamarck'a göre, canlılar yaşamları sırasında geçirdikleri fiziksel
değişiklikleri sonraki nesle aktarıyorlar, nesilden nesile biriken bu
özellikler sonucunda yeni türler ortaya çıkıyordu. Örneğin Lamarck'a
göre zürafalar ceylanlardan türemişlerdi, yüksek ağaçların yaprakla-
rını yemek için çabalarken nesilden nesile boyunları uzamıştı.
Darwin de benzeri örnekler vermiş, örneğin Türlerin Kökeni adlı
kitabında, yiyecek bulmak için suya giren bazı ayıların zamanla bali-
nalara dönüştüğünü iddia etmişti. 12
Ama Mendel'in keşfettiği ve 20. yüzyılda gelişen genetik bilimiyle
kesinleşen kalıtım kanunları, kazanılmış özelliklerin sonraki nesillere
aktarılması efsanesini kesin olarak yıktı. Böylece doğal seleksiyon "tek
başına" ve dolayısıyla tümüyle etkisiz bir mekanizma olarak kalmış
oluyordu.
Neo-Darwinizm ve Mutasyonlar
Darwinistler ise bu duruma bir çözüm bulabilmek için 1930'ların
sonlarında, "Modern Sentetik Teori"yi ya da daha yaygın ismiyle neo-
Darwinizm'i ortaya attılar. Neo-Darwinizm, doğal seleksiyonun ya-
nına "faydalı değişiklik sebebi" olarak mutasyonları, yani canlıların
genlerinde radyasyon gibi dış etkiler ya da kopyalama hataları sonu-
cunda oluşan bozulmaları ekledi.
Bugün de hala bilimsel olarak geçersiz olduğunu bilmelerine rağ-
men, Darwinistlerin savunduğu model neo-Darwinizm'dir. Teori, yer-
yüzünde bulunan milyonlarca canlı türünün, bu canlıların, kulak, göz,
akciğer, kanat gibi sayısız kompleks organlarının "mutasyonlara", yani
genetik bozukluklara dayalı bir süreç sonucunda oluştuğunu iddia et-
mektedir. Ama teoriyi çaresiz bırakan açık bir bilimsel gerçek vardır:
Mutasyonlar canlıları geliştirmezler, aksine her zaman için canlı-
lara zarar verirler.
Bunun nedeni çok basittir: DNA çok kompleks bir düzene sahip-
tir. Bu molekül üzerinde oluşan herhangi bir tesadüfi etki ancak zarar
122