Page 101 - Gerçeği Bilmek
P. 101
Harun Yahya (Adnan Oktar) 99
TOL GA: Ben öğ ren di ğim şey ler kar şı sın da söy le ye cek bir şey bu la -
mı yo rum. Hem gö zü mün önün de du ran ger çe ği öğ ren dim hem de
bü tün ha ya ta ba kı şım ter si ne dön dü. İn san dü şün dük çe bu ko nu yu
ha ya tı nın her ala nı na yay ma im ka nı bu lu yor. Ya şa dı ğım her an be nim
için önem li, an lam lı bir ha le gel di. Her şe yi bir mu ci ze gi bi gör me ye
baş la dım. Ama çok ek si ğim ol du ğu nun da far kın da yım.
Sİ BEL: Ben za ten inanç lı bir in san dım, ama be nim inanç ola rak
gör dü ğüm şey le, ger çek ten Al lah'a iman et mek, O'nu her yer de gör -
mek, O'nun bü tün var lı ğı nın, gü cü nün, sı fat la rı nın far kı na var mak
ara sın da çok bü yük bir fark var. Ben sa de ce ba şı ma bir iş gel di ğin de
ya da bir sı na va gi re ce ğim za man dua eder dim. Ra ma zan ge lin ce ai le -
ce oruç tu tar dık, ba zen de ölü mü ha tır la yıp kor ku du yar dım, ama
şim di Al lah'ı çok da ha faz la an mam ve dü şün mem ge rek ti ği ni an lı yo -
rum. Çev rem de ki in san la rın he men he men hep si bu şe kil de ya şı yor,
bu şe kil de dü şü nü yor. Ben bir an ön ce her şe yi öğ re nip ai le me, dost la -
rı ma an lat mak is ti yo rum. Za ten bir iki gün dür ben de bir de ği şik lik ol -
du ğu nun da far kın da lar.
MU RAT: Sab ri Bey…
SAB Rİ: Ben bu ko nu da ko nuş mak is te mi yor dum, ama yi ne de söy -
le ye yim. Ta mam tek nik ola rak hiç bir şüp hem kal ma dı, ama bu öğ ren -
di ğim şey le ri gün lük ha ya ta ge çir mek te bi raz zor lan dım. Ya ni uğ raş tı -
ğım, zih ni mi meş gul eden o ka dar çok ko nu var ki bu ger çe ği ak lım da
tu ta mı yo rum.
MU RAT: İs ter se niz bu söy le dik le ri ni zi ak lı nız da tu tun, bi raz dan
ko nu şa lım.
SAB Rİ: Na sıl is ter sen.
MU RAT: Da ha ön ce söy le di ğim gi bi, Ku ran'da Al lah'ın tek güç sa -