Page 143 - Gerçeği Bilmek
P. 143
Harun Yahya (Adnan Oktar) 141
Geç miş za man lar da tim sa ha ta pan in san la rın ina nış la rı ne de re ce ga rip ve akıl al maz sa
gü nü müz de Dar wi nist le rin ina nış la rı da ay nı de re ce de akıl al maz dır. Dar wi nist ler te sa -
düf le ri ve can sız şu ur suz atom la rı cahilce adeta ya ra tı cı güç ola rak ka bul eder ler hat ta
bu batıl inan ca bir di ne bağ la nır gi bi bağ la nır lar.
etkili büyüsü" ifadesini kullanmak yerinde olacaktır. Çünkü, dünya tari-
hinde insanların bu derece aklını başından alan, akıl ve mantıkla düşün-
melerine imkan tanımayan, gözlerinin önüne sanki bir perde çekip çok
açık olan gerçekleri görmelerine engel olan bir başka inanç veya iddia da-
ha yoktur.
Bu, Afrikalı bazı kabilelerin totemlere, Sebe halkının Güneş'e tapma-
sından, Hz. İbrahim (as)'ın kavminin elleri ile yaptıkları putlara, Hz. Musa
(as)'ın kavminin içinden bazı insanların altından yaptıkları buzağıya tap-
malarından çok daha vahim ve akıl almaz bir körlüktür. Gerçekte bu du-
rum, Allah'ın Kuran'da işaret ettiği bir akılsızlıktır. Allah, bazı insanların
anlayışlarının kapanacağını ve gerçekleri görmekten aciz duruma düşe-
ceklerini birçok ayetinde bildirmektedir. Bu ayetlerden bazıları şöyledir:
Şüphesiz, inkar edenleri uyarsan da, uyarmasan da, onlar için fark et-
mez; inanmazlar. Allah, onların kalplerini ve kulaklarını mühürle-
miştir; gözlerinin üzerinde perdeler vardır. Ve büyük azab onlaradır.
(Bakara Suresi, 6-7)
… Kalpleri vardır bununla kavrayıp-anlamazlar, gözleri vardır bu-
nunla görmezler, kulakları vardır bununla işitmezler. Bunlar hayvan-
lar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar. İşte bunlar gafil olanlardır. (Araf
Suresi, 179)