Page 59 - Gerçeği Bilmek
P. 59
Harun Yahya (Adnan Oktar) 57
SUNUCU: Şimdi bu görüntüyse ben buna nasıl dokunuyorum?
ADNAN OKTAR: Beyninin içinde şu an onu algıladın. Beyninin
içinde hissediyorsun. Parmak ucunda hissetmiyorsun. Yani parmak, gö-
rüntüden dolayı, yani 3 boyutlu olduğu için, parmak görüntüsü ikisiyle
birleştiğinde beyninde hepsi aynı yerde algılandığı için 3 boyutlu algı-
dan kaynaklanan bir hisle sanki parmağının ucuyla dokunduğunu zan-
nediyorsun. Parmağının ucundaki his yoktur. O anlamda his yoktur.
Sadece his beyindedir. Mesela benim görüntümü görüyorsun. Uzakta
gibi görünüyorum, aynı yerdeyiz. Senin yaka mikrofonunla benim yaka
mikrofonum aynı yerde. Beyninin içinde aynı yerde oluşuyoruz.
SUNUCU: Neden o zaman mesela ikimiz de sizi aynı yerde gö-
rüyoruz? Nasıl aynı görüyoruz o zaman?
ADNAN OKTAR: Evet. Dışarıda bir madde gerçekliğimiz var,
fakat saydamız dışarıda. Saydam, atomun yapısından kaynaklanıyor
bu. Fakat simsiyah karanlık vardır, dışarıda karanlık yoktur. Fotonlar
var. Fotonları biz ışık olarak algılıyoruz. Ses dalgaları var dışarıda,
dalgalar var. Dalgalar, beynimiz radyo gibidir. Beynimize gelir beyni-
mizdeki radyoda o sese dönüşür. Beynimizin içindeki kulak duyu-
yor. Bu kulakların hepsi sağırdır, iki kulak da bunlar cihaz. Yani tit-
reşimi elektriğe dönüştüren cihazdır kulaklar. Yani dışarıdan gelen
ses dalgalarını elektrik akımına dönüştüren cihazlardır. Kulakta
hiçbir şekilde insan duyamaz. Burun da öyledir, insanlar burunla
koklayamaz. Burun dışarıdan gelen gazları kimyasal maddeleri,
elektrik enerjisine dönüştürür ve beyne iletir, beyinde biz koklarız.
Yani beynimizin içindeki gülü koklarız biz. Gülün görüntüsü de yani
dışarıdaki gül görüntüsü siyahtır, karanlıktır ve saydamdır, ışık olsa
bile saydamdır. Dolayısıyla o kırmızı rengi, yeşil rengi tamamen be-
yinde oluşuyor, bir algıdır. Bunu savunmayan hiçbir bilim adamı yok.
Dinsizi, imansızı, Budisti, Müslümanı, Hıristiyanı hepsi bu konuda it-
tifak halindedir. Yani bilimsel bir gerçektir bu. (Sayın Adnan Oktar'ın
Ekin TV röportajından, 11 Ocak 2010)