Page 157 - Dinsizliğin Kabusu
P. 157

Alexander Oparin'in hayat›n köke-
                                           nine evrimci bir aç›klama getirmek
                                           için yürüttü¤ü çabalar büyük bir fi-
                                           yaskoyla sonuçland›.










               1982, s. 1328-1330) Uzun süren bir sessizlikten sonra Miller'in
               kendisi de kulland›¤› atmosfer ortam›n›n gerçekçi olmad›¤›n›
               itiraf etti. (Stanley Miller, Molecular Evolution of Life: Current Status
               of the Prebiotic Synthesis of Small Molecules, 1986, s. 7)
                   Hayat›n kökeni sorununu aç›klamak için 20. yüzy›l boyun-
               ca yürütülen tüm evrimci çabalar hep baflar›s›zl›kla sonuçlan-
               d›. San Diego Scripps Enstitüsü'nden ünlü jeokimyac› Jeffrey

               Bada, evrimci Earth dergisinde 1998 y›l›nda yay›nlanan bir ma-
               kalede bu gerçe¤i flöyle kabul eder:
                   Bugün, 20. yüzy›l› geride b›rak›rken, hala, 20. yüzy›la girdi-
                   ¤imizde sahip oldu¤umuz en büyük çözülmemifl problem-
                   le karfl› karfl›yay›z: Hayat yeryüzünde nas›l bafllad›? (Jeffrey
                   Bada, Earth, fiubat 1998, s. 40)                                  155


                    Hayatın Kompleks Yapısı


                   Evrim teorisinin hayat›n kökeni konusunda bu denli bü-
               yük bir açmaza girmesinin bafll›ca nedeni, en basit san›lan can-
               l› yap›lar›n bile inan›lmaz derecede karmafl›k yap›lara sahip ol-
               mas›d›r. Canl› hücresi, insano¤lunun yapt›¤› bütün teknolojik

               ürünlerden daha karmafl›kt›r. Öyle ki bugün dünyan›n en gelifl-
               mifl laboratuvarlar›nda bile cans›z maddeler biraraya getirile-
               rek canl› bir hücre üretilememektedir.





                     HARUN YAHYA (ADNAN OKTAR)
   152   153   154   155   156   157   158   159   160   161   162