Page 45 - Kuledeki Küçük Adam
P. 45
A Adnan Oktar (Harun Yahya)
kez le rin de yer alı yor. Be de ni ni zin tüm or gan la rı da ay nı yer de; ka -
fa ta sı nı zın için de. Bu ki ta bı okur ken otur du ğu nuz kol tuk, kol tu ğun
için de bu lun du ğu oda da ay nı yer de.
3) Peki algısıyla muhatap olduğunuz ve kafatasınızın içinde
yer alan bu bedenin dışında, dışarıdaki bedeninizin aslını gördüğü-
nüze mi inanıyorsunuz? Eğer böyle bir bedeni gördüğünüze inanı-
yorsanız, bilin ki onu şimdiye kadar hiç göremediniz. Nasıl bir şey
olduğuna dair hiçbir kesin bilgiye sahip değilsiniz. Böyle bir
bedenin nasıl olduğuna dair sadece bir varsayımda bulunabilirsiniz.
4) Eğer bedenin aslını gördüğünüze inanıyorsanız, onun şu an
gördüğünüz bedeninizin dışında yer alan bir dev olduğunu kabul et-
meniz gerekir. Siz ve tüm gördükleriniz, yani odanız veya dışardaki
cisimlerin tamamı bu devin kafatasındaki görme merkezinde yer al-
dığına göre, onun maddesel bedeninin çok çok büyük olması gere-
kiyor. Şu an bulunduğunuz mekandan daha aşağıda omuzları,
kolları, gövdesi, bacakları ve ayakları uzanıyor olmalı. (Eğer o da
sizin gibi iki kollu, iki bacaklı bir insansa.)
5) Bu durumda, siz bir devin kafatasında yaşayan bir minyatür
insan olursunuz. Bir başka deyişle, dev bir kulenin tepesindeki
kilitli bir odada yaşayan, bu odadan hiçbir zaman çıkamayan,
sadece önüne konan ekranı seyreden, hapsedilmiş bir insan olursu-
nuz. Kule, aslını gördüğünüzü iddia ettiğiniz bedeniniz, gördüğünüz
beden ise kulenin tepesinde hapsolmuş olan küçük adamdır.
Bu dev kuleyi (yani aslını gördüğünüzü sandığınız bedeninizi)
hiç göremezsiniz. Çünkü kulenin tepesindeki küçük karanlık odaya
kilitlenmişsinizdir. Hayatınız boyunca o odadan çıkamazsınız. O
karanlık odanın duvarlarına yansıtılan görüntüleri izlersiniz. Bu gö-
43