Page 257 - Darwin'in Anlayamadığı Kambriyen
P. 257
HARUN YAHYA
ad lı ki ta bın da, yi ye cek bul mak için su ya gi ren ba zı ayı la rın za man -
la ba li na la ra dö nüş tü ğü nü id dia et miş ti. (B. G. Ranganathan,
Origins?, Pennsylvania: The Banner Of Truth Trust, 1988.)
Ama Men del'in keş fet ti ği ve 20.yüz yıl da ge li şen ge ne tik bi li -
miy le ke sin le şen ka lı tım ka nun la rı, ka za nıl mış özel lik le rin son ra ki
ne sil le re ak ta rıl ma sı ef sa ne si ni ke sin ola rak yık tı. Böy le ce do ğal se -
lek si yon "tek ba şı na" ve do la yı sıy la tü müy le et ki siz bir me ka niz ma
ola rak kal mış olu yor du.
Neo-Dar wi nizm ve Mu tas yon lar
Dar wi nist ler ise bu du ru ma bir çö züm bu la bil mek için
1930'la rın son la rın da, "Mo dern Sen te tik Te ori"yi ya da da ha yay gın
is miy le neo-Dar wi nizm'i or ta ya at tı lar. Neo-Dar wi nizm, do ğal se -
lek si yo nun ya nı na "fay da lı de ği şik lik se be bi" ola rak mu tas yon la rı,
ya ni can lı la rın gen le rin de rad yas yon gi bi dış et ki ler ya da kop ya -
la ma ha ta la rı so nu cun da olu şan bo zul ma la rı ek le di. Bugün de ha-
la bilimsel olarak geçersiz olduğunu bilmelerine rağmen,
Darwinistlerin savunduğu
model neo-Darwinizm'dir.
Teori, yeryüzünde bulunan
milyonlarca canlı türünün,
bu canlıların, kulak, göz, ak-
ciğer, kanat gibi sayısız kom-
pleks organlarının "mutas-
yonlara", yani genetik bo-
zukluklara dayalı bir süreç Resim de mu tas yo na
uğ ra yan can lı lar da
sonucunda oluştuğunu id- olu şan anor ma lik ler -
dia etmektedir. Ama teoriyi den bir ör nek gö rül -
mek te dir.
255