Page 75 - Altın Çağ
P. 75
Harun Yahya (Adnan Oktar)
Gü zel Mes ken ler
Al lah, mü'min er kek le re ve mü'min ka dın la ra için de ebe di kal mak üze re, al tın dan ır -
mak lar akan cen net ler ve Adn cen net le rin de gü zel mes ken ler va adet miş tir. Al lah'tan
olan hoş nut luk ise en bü yük tür. İş te bü yük kur tu luş ve mut lu luk bu dur. (Tev be Su re -
si, 72)
Cen ne tin En Göz de Ye rin de Oda lar
İş te on lar, sab ret me le ri ne kar şı lık (cen ne tin en göz de ye rin de) oda lar la ödül len di ri lir -
ler ve or da esen lik di le ği ve se lam la kar şı la nır lar. (Fur kan Su re si, 75)
Bah çe ler
Sü ley man için de, sa bah gi di şi bir ay, ak şam dö nü şü bir ay (me sa fe) olan rüz ga ra (bo -
yun eğ dir dik); eri miş ba kır ma de ni ni ona sel gi bi akıt tık. Onun eli al tın da Rab bi nin
iz niy le iş gö ren bir kı sım cin ler var dı. On lar dan kim bi zim em ri miz den çı kıp-sa pa cak
ol sa, ona çıl gın ate şin aza bın dan tad dı rır dık. Ona di le di ği şe kil de ka le ler, hey kel ler,
ha vuz bü yük lü ğün de ça nak lar ve ye rin den sö kül me yen ka zan lar ya par lar dı. "Ey Da -
vud ai le si, şük re de rek ça lı şın." Kul la rım dan şük re den ler az dır. Böy le ce onun (Sü ley -
man'ın) ölü mü ne ka rar ver di ği miz za man, ölü mü nü, on la ra, asa sı nı ye mek te olan bir
ağaç kur dun dan baş ka sı ha ber ver me di. Ar tık o, ye re yı kı lıp-dü şün ce, açık ca or ta ya
çık tı ki, şa yet cin ler gay bı bil miş ol sa lar dı böy le si ne aşa ğı la nı cı bir azab için de ka lıp-
ya şa maz lar dı. An dol sun, Se be' (hal kı)nın otur du ğu yer ler de de bir ayet var dır. (Ev le -
ri) Sağ dan ve sol dan iki bah çe liy di. (On la ra de miş tik ki:) "Rab bi ni zin rız kın dan yi yin
ve O'na şük re din. Gü zel bir şe hir ve ba ğış la yan bir Rabb(iniz var)." (Se be Su re si, 12-
15)
Biz, ora da hur ma lık lar dan ve üzüm-bağ la rın dan bah çe ler kıl dık ve iç le rin de pı nar lar
fış kırt tık: Onun ürün le rin den ve ken di el le ri nin yap tık la rın dan ye me le ri için. Yi ne de
şük ret mi yor lar mı? (Ya sin Su re si, 34-35)
On lar ni ce bah çe ler ve pı nar lar ter ket miş ler di; (Ni ce) Ekin ler, gü zel ko nak lar, (Du han
Su re si, 25-26)
Otağ lar
Otağ lar için de ko run muş hu ri ka dın lar. (Rah man Su re si, 72)
73