Page 289 - Risale-i Nur - Mektubat
P. 289

YİRMİDÖRDÜNCÜ  MEKTUB                                                                             291

                 Hem  hangi  kanunla  senin  bedenindeki  hüceyratın  zerrelerini
          tazelendiriyor, tamir ve tahlil ediyorsa, aynı Kanunla senin bağını her sene
          tecdid eder ve her mevsimde çok defa tazelendirir. Aynı Kanunla, zemin
          yüzünü her bahar mevsiminde tecdid eder, taze bir peçe üstüne çeker.

                 Hem O Sâni'-i Kadîr, hangi Kanun-u Hikmetle bir sineği İhya eder;
          aynı  Kanunla  şu  önümüzdeki  çınar  ağacını  her  baharda  ihya  eder  ve  o
          Kanunla   Küre-i Arz'ı    yine    o   baharda   İhya   eder   ve   aynı Kanunla
          Haşirde        mahlûkatı       da       İhya       eder.       Şu       Sırra      işareten
             ِ
            ْةدحا    ْ ْ و  ْ  س ْ فن ك  ْ َّلا ْ  ِ ْ اْ مُك  ْ ع ْ ث      ُ    ْ بْ لاوْ مُك ْ ق ْ  لخْ ام    Kur'an  Ferman  eder.  Ve

                                                ُ



          hâkeza... Kıyas et.

                 Bunlar  gibi  çok  Kavanin-i  Rububiyet  vardır  ki,  zerreden  tâ
          Mecmu'-u Âleme kadar cereyan ediyor. İşte Faaliyet-i Rububiyetin içindeki
          şu  Kanunların  Azametine  bak  ve  genişliğine  dikkat  et  ve  içindeki  Sırr-ı
          Vahdeti gör; herbir Kanun bir Bürhan-ı Vahdet olduğunu bil. Evet şu çok
          kesretli ve çok Azametli Kanunlar, herbiri İlim ve İradenin Cilvesi olmakla
          beraber; hem Vâhid, hem Muhit olduğu için; Sâni'in Vahdaniyetini ve İlim
          ve İradesini gayet kat'î bir surette isbat ederler. İşte ekser Sözlerde ekser
          temsilât,  böyle  Kanunların  uçlarını  birer  cüz'î  misal  ile  göstermekle;
          müddeada,  aynı  Kanunun  Vücuduna  işaret  eder.  Madem  temsil  ile
          Kanunun tahakkuku gösteriliyor, Bürhan-ı Mantıkî gibi yakînî bir surette
          müddeayı  isbat  eder.  Demek  Sözlerdeki  ekser  temsiller;  birer  Bürhan-ı
          Yakînî, birer hüccet-i katıa hükmündedir.

                 İkinci  Mebhas:  Onuncu  Söz'ün  Onuncu  Hakikatı'nda  denildiği
          gibi, bir ağacın ne kadar meyveleri ve çiçekleri vardır; her bir meyvenin,
          herbir  çiçeğin  o  kadar  gayeleri,  Hikmetleri  vardır.  Ve  o  Hikmetler  üç
          kısımdır. Bir kısmı Sânia bakar, Esmasının Nakışlarını gösterir. Bir kısmı
          zîşuurlara  bakar ki,  onların  nazarlarında  kıymetdar  Mektubat  ve  manidar
          Kelimattır.  Bir  kısmı  kendi  nefsine  ve  Hayatına  ve  Bekasına  bakar  ve
          insana  faideli  ise  insanın  menfaatine  göre  Hikmetleri  vardır.  İşte  herbir
          mevcudun  böyle  kesretli  gayeleri  bulunduğunu  bir  vakit  düşünürken,
          hatırıma Arabî tarzda ve gelecek "Beş İşaret"in Esasatına Nota hükmünde
          olarak, küllî gayelere işaret eden şu fıkralar gelmiştir.


                         ِ
                                                ِ
                    ِ
            ِ
                                                                         ْ هذ
           ْتاي ِ ْ ل ْ جتْدىد ْ جتلْة لا ْ وجْايارموْ  ْ  ل ْ ة  ايسْ ْ ره ا ظ  ِ  ْ ج ْ ل ْ ي ْة ْ م    َّ ُ    ْ  لاْتا ْ د وجو ْ م ل اْ ِ ِ  ْ و ْ ه   ٰ

                                           َّ
                                                                  ُ
                       ٰ
                              َّ
                                                                       ُ
                                               ُ
          ِ
                                           ِ
                                                                          ِ
                                                     ِ
           ْ ظ افح       ِ ِ  ْ ا ْ س ْ ت  ْعم  ْ لا :ْ ْ  َّ    ۞ ْ ْ و ا  ْةي ِ ِ  ْ ر ابتع ِ ِ  ْ لا ْ  اْت ان ْ ي ْ عَّتل  ْ لدب   ى اْ  ِ  ْ ْ تب  ْ هناحبسْه ِ ِ  ْ دا ْ جي ْ ا ْراون ْ  ا

                                َّ
                                                  ى ٰ





                                                            ُ       ُ
   284   285   286   287   288   289   290   291   292   293   294