Page 145 - Kuran'da Tebliğ ve Tartışma
P. 145

Harun Yahya (Adnan Oktar)              143


             Ayette görüldüğü gibi, melekler, Allah'ın Hz. Adem (as)'ın yara-
          tılması ile ilgili hükmüne isteksizlik göstermekle büyük bir hata

          yaparlar. Allah'ın sonsuz bilgisinin ancak çok küçük bir parçasını bil-
          dikleri için önce Hz. Adem (as)'ın yaratılışının hikmetini kavrayama-
          mışlardır. Buna rağmen Allah'ın hükmüne itaat etmeleri gerekmek-
          tedir. Ancak Allah'tan Hz. Adem (as)'ın yaratılışının hikmetini
          öğrenmek isterler. Allah da onlara Adem Peygamberin yaratılışın-
          daki hikmeti açıklar. İşte bu noktada tüm melekler, Allah'ın rahme-
          tine sığınır ve yaptıkları hatadan dönerler. Sonra da hepsi Allah'ın
          bu hükmüne itaat gösterirler. Yalnız bir tanesi hariç; o diretir ve

          Allah'la tartışmaya -Allah'ı tenzih ederiz- kalkar. Üstteki ayetlerin
          ardından Allah Kuran'da şu şekilde bildirir:  "Ve meleklere:
          "Adem'e secde edin" dedik. İblis hariç (hepsi) secde etti-
          ler. O ise, diretti ve kibirlendi, (böylece) kafirlerden oldu."
          (Bakara Suresi, 34)
             Şeytan, kendisine Hz. Adem (as)'ın yaratılışının hikmeti açıklan-

          dığı halde, Allah'ın verdiği "Adem'e secde et" emrine karşı gel-
          mektedir. Kuran'ın bir başka suresinde, şeytanın bu itaatsizliğinin
          arkasındaki "mantık" şöyle anlatılır:
             Andolsun, Biz sizi yarattık, sonra size suret (biçim-şekil)
             verdik, sonra meleklere: "Adem'e secde edin" dedik.
             Onlar da İblis'in dışında secde ettiler; o, secde edenler-
             den olmadı. (Allah) Dedi: "Sana emrettiğimde, seni
             secde etmekten alıkoyan neydi?" (İblis) Dedi ki: "Ben

             ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu ise çamur-
             dan yarattın." (Araf Suresi, 11-12)
             Görüldüğü gibi, Allah'a karşı böyle bir konuşma üslubunda
   140   141   142   143   144   145   146   147   148   149   150