Page 130 - Kuran'da İhlas
P. 130

Kuran’da İhlas


                                                          l
                                                  l
                          l
            bil di ği her şey Al ah'ın ken di si ne ih san da bu un ma sıy a ve kuv -
                                             l
                                                           l
            vet ver me siy e ger çek eş mek te dir. Al ah'ın sı nır sız ak ı, son suz
                       l
                               l
            gü cü ve bil gi si nin ya nın da, aciz bir var ık olan in sa nın el de et ti -
                                             l
                                                   l
            ği ba şa rı a rı ken din den bil me si bü yük bir gaf et olur. An cak ne
                   l
                               l
                                                 l
            var ki, bir kez bü yük en me id di ası na ka pı an bir in san tüm bu
                                             l
                  l
            ger çek e ri bir an da unut mak ta, yap tık a rın dan ken di si ne pay çı -
            ka ra bil mek te dir. El de et ti ği ba şa rı ar a ena ni ye te ka pı ıp ih as -
                                          l
                                                                l
                                            l
                                                           l
                   l
            tan uzak a şa bil mek te dir.
               Sa mi mi bir mü mi ne ya kı şan ise dün ya nın en üs tün ye te nek -
                                                           l
                             l
                                                                l
            le ri ne sa hip, en akıl ı, en mü kem mel in sa nı da ol sa as a bun a rı
            ken din den bil me me si ve ena ni ye te ka pıl ma ma sı dır. Eğer sa hip
            ol du ğu tüm bu ni met e re rağ men ac zi nin far kın da ola rak ha re -
                               l
                                                  l
            ket eder se, Al ah ona da ha da gü zel ni met er ih san ede cek ve
                         l
                                l
            bu ih as ı tav rın dan do a yı onu rah me ti ne, rı za sı na ve cen ne ti -
                   l
                l
                                        l
                                                        l
            ne ka vuş tu ra cak tır. Oy sa in san a rın bü yük bir bö ü mü dün ya
            ha ya tı nın bir de ne me ol du ğu nu unu tup, ken di e ri ne bir sı kın tı
                                                     l
                             l
            isa bet et ti ğin de Al ah'a yö ne ir, son ra bir ni me te ka vuş tuk a -
                                                                 l
                                      l
            rın da ise nan kör ük eder er. Ni met e ri ken di ka bi i yet e ri sa ye -
                                                           l
                                                       l
                                           l
                          l
                                  l
                          l
                                                l
            sin de el de et tik e ri ni, bu nun ken di ba şa rı a rı ol du ğu nu dü şü ne -
                                          l
                                                l
            rek çok bü yük bir ya nıl gı ya dü şer er. Al ah Zü mer Su re si'nde
            şu şe kil de bu yur mak ta dır:
                İn sa na bir za rar do kun du ğu za man, Bi ze dua eder; son ra ta -
                ra fı mız dan ona bir ni met ih san et ti ği miz de, der ki: "Bu, ba na
                                 l
                an cak bir bil gi(m) do a yı sıy a ve ril di." Ha yır; bu bir fit ne (ken -
                                      l
                di si ni bir de ne me)dir. An cak ço ğu bil mi yor ar. (Zü mer Su re -
                                                    l
                si, 49)
                                          l
               Yi ne ena ni ye tin et ki siy e in san a rın sık ça içe ri si ne dü şe bil -
                                   l
                                      128
   125   126   127   128   129   130   131   132   133   134   135