Page 141 - Kuran'da Şevk ve Heyecan
P. 141

Adnan Oktar (Harun Yahya)


             zamanlara kadar yaşamışlar, Homo sapiens neandertalensis ve Homo sapiens
             sapiens (insanı ile aynı ortamda yan yana bulunmuşlardır. (Time, Kasım 1996)
                Bu ise elbette bu sınıfların birbirlerinin ataları oldukları iddiasının geçer-
             sizliğini açıkça ortaya koymaktadır. Harvard Üniversitesi paleontologlarından
             Stephen Jay Gould, kendisi de bir evrimci olmasına karşın, Darwinist teorinin
             içine girdiği bu çıkmazı şöyle açıklar:
                Eğer birbiri ile paralel bir biçimde yaşayan üç farklı hominid (insanımsı)
                çizgisi varsa, o halde bizim soy ağacımıza ne oldu? Açıktır ki, bunların biri
                diğerinden gelmiş olamaz. Dahası, biri diğeriyle karşılaştırıldığında evrim-
                sel bir gelişme trendi göstermemektedirler. (S. J. Gould, Natural History, c.
                85, 1976, s. 30)
                Kısacası, medyada ya da ders kitaplarında yer alan hayali birtakım "yarı
             maymun, yarı insan" canlıların çizimleriyle, yani sırf propaganda yoluyla
             ayakta tutulmaya çalışılan insanın evrimi senaryosu, hiçbir bilimsel temeli
             olmayan bir masaldan ibarettir. Bu konuyu uzun yıllar inceleyen, özellikle
             Australopithecus fosilleri üzerinde 15 yıl araştırma yapan İngiltere'nin en ünlü
             ve saygın bilim adamlarından Lord Solly Zuckerman, bir evrimci olmasına
             rağmen, ortada maymunsu canlılardan insana uzanan gerçek bir soy ağacı ol-
             madığı sonucuna varmıştır.
                Zuckerman bir de ilginç bir "bilim skalası" yapmıştır. Bilimsel olarak kabul
             ettiği bilgi dallarından, bilim dışı olarak kabul ettiği bilgi dallarına kadar bir
             yelpaze oluşturmuştur. Zuckerman'ın bu tablosuna göre en "bilimsel" -yani
             somut verilere dayanan- bilgi dalları kimya ve fiziktir. Yelpazede bunlardan
             sonra biyoloji bilimleri, sonra da sosyal bilimler gelir. Yelpazenin en ucunda,
             yani en "bilim dışı" sayılan kısımda ise, Zuckerman'a göre, telepati, altıncı his
             gibi "duyum ötesi algılama" kavramları ve bir de "insanın evrimi" vardır! Zuc-
             kerman, yelpazenin bu ucunu şöyle açıklar:
                Objektif gerçekliğin alanından çıkıp da, biyolojik bilim olarak varsayılan
                bu alanlara -yani duyum ötesi algılamaya ve insanın fosil tarihinin yorum-
                lanmasına- girdiğimizde, evrim teorisine inanan bir kimse için herşeyin


                                          139
   136   137   138   139   140   141   142   143   144   145   146