Page 133 - Tarih Boyunca Müslümanlara Atılan İftiralar
P. 133
Adnan Oktar (Harun Yahya)
"Ha yat Ha yat tan Ge lir"
Darwin, kitabında hayatın kökeni konusundan hiç söz etme-
mişti. Çünkü onun dönemindeki ilkel bilim anlayışı, canlıların çok
basit bir yapıya sahip olduklarını varsayıyordu. Ortaçağ'dan beri
inanılan "spontane jenerasyon" adlı teoriye göre, cansız maddele-
rin tesadüfen biraraya gelip, canlı bir varlık oluşturabileceklerine
inanılıyordu. Bu dönemde böceklerin yemek artıklarından, farele-
rin de buğdaydan oluştuğu yaygın bir düşünceydi. Bunu ispatla-
mak için de ilginç deneyler yapılmıştı. Kirli bir paçavranın üzerine
biraz buğday konmuş ve biraz beklendiğinde bu karışımdan farele-
rin oluşacağı sanılmıştı.
Etlerin kurtlanması da hayatın cansız maddelerden türeyebildi-
ğine bir delil sayılıyordu. Oysa daha sonra anlaşılacaktı ki, etlerin
üzerindeki kurtlar kendiliklerinden oluşmuyorlar, sineklerin geti-
rip bıraktıkları gözle görülmeyen larvalardan çıkıyorlardı. Dar-
win'in Türlerin Kökeni adlı kitabını yazdığı dönemde ise, bakteri-
lerin cansız maddeden oluşabildikleri inancı, bilim dünyasında
yaygın bir kabul görüyordu.
Oysa Darwin'in kitabının yayınlanmasından beş yıl sonra, ünlü
Fransız biyolog Louis Pasteur, evrime temel oluşturan bu inancı
kesin olarak çürüttü. Pasteur yaptığı uzun çalışma ve deneyler so-
nucunda vardığı sonucu şöyle özetlemişti: "Cansız maddelerin
hayat oluşturabileceği iddiası artık kesin olarak tarihe gömülm-
üştür." (Sidney Fox, Klaus Dose, Molecular Evolution and The Ori-
gin of Life, New York: Marcel Dekker, 1977, s. 2)
Evrim teorisinin savunucuları, Pasteur'ün bulgularına karşı
uzun süre direndiler. Ancak gelişen bilim, canlı hücresinin kom-
pleks yapısını ortaya çıkardıkça, hayatın kendiliğinden oluşabilece-
ği iddiasının geçersizliği daha da açık hale geldi.
131