Page 135 - Tarih Boyunca Müslümanlara Atılan İftiralar
P. 135
Adnan Oktar (Harun Yahya)
Di ego Scripps Ens ti tü sü'nden ün lü je okim ya cı Jeff rey Ba da, ev rim -
ci Earth der gi sin de 1998 yı lın da ya yın la nan bir ma ka le de bu ger -
çe ği şöy le ka bul eder:
Bu gün, 20. yüz yı lı ge ri de bı ra kır ken, ha la, 20. yüz yı la gir di ği miz de sa -
hip ol du ğu muz en bü yük çö zül me miş prob lem le kar şı kar şı ya yız: Ha -
yat yer yü zün de na sıl baş la dı? (Jeffrey Bada, Earth, Şubat 1998, s. 40)
Ha ya tın Komp leks Ya pı sı
Tek Bir Protein Dahi Tesadüfen Oluşamaz
Evrimcilerin hayatın kökeni konusunda bu denli büyük bir açma-
za girmelerinin başlıca nedeni, Darwinistlerin en basit zannettikleri
canlı yapıların bile olağanüstü derecede kompleks özelliklere sahip
olmasıdır. Canlı hücresi, insanoğlunun yaptığı bütün teknolojik
ürünlerden daha komplekstir. Öyle ki, bugün dünyanın en gelişmiş
laboratuvarlarında bile cansız maddeler biraraya getirilerek canlı bir
hücre, hatta hücreye ait tek bir protein bile üretilememektedir.
Bir hücrenin meydana gelmesi için gereken şartlar, rastlantılarla
açıklanamayacak kadar fazladır. Ancak bunu detaylarıyla açıkla-
maya bile gerek yoktur. Evrimciler daha hücre aşamasına gelme-
den çıkmaza girerler. Çünkü hücrenin yapı taşlarından biri olan
proteinlerin tek bir tanesinin dahi tesadüfen meydana gelmesi
ihtimali matematiksel olarak "0"dır.
Bunun nedenlerinden başlıcası bir proteinin oluşması için baş-
ka proteinlerin varlığının gerekmesidir ki bu, bir proteinin tesadü-
fen oluşma ihtimalini tamamen ortadan kaldırır. Dolayısıyla tek
başına bu gerçek bile evrimcilerin tesadüf iddiasını en baştan yok
etmek için yeterlidir. Konunun önemi açısından özetle açıklayacak
olursak,
133