Page 101 - Hz. Musa (as)
P. 101

Harun Yahya (Adnan Oktar)






                 rah me ti ne kat. Sen mer ha met eden le rin en mer ha met li ola nı sın."
                 (Araf Su re si, 150-151)
                 Hz. Harun (as)'ın verdiği cevap üzerine Hz. Musa (as) onu bıraktı. Asıl
             fitneyi çıkaran ve insanların yoldan çıkmasına sebep olan Samiri'ye döndü.
             Yaptıklarının sebebini ona sordu. Ayetlerde şu şekilde bildirilmektedir:
                 (Mu sa) De di ki: "Ya se nin ama cın ne dir ey Sa mi ri?"
                 De di ki: "Ben on la rın gör me dik le ri ni gör düm, böy le ce el çi nin izin -
                 den bir avuç alıp atı ver dim; böy le lik le ba na bu nu nef sim ho şa gi -
                 den (bir şey) gös ter di."
                 De di ki: "Hay di çe kip git, ar tık se nin ha yat ta (ha ket ti ğin ce za: "Ba na
                 do ku nul ma sın") de yip ye rin men dir." Ve şüp he siz se nin için ken di -
                 sin den as la ka çı na ma ya ca ğın (azab do lu) bir bu luş ma za ma nı var -
                 dır. Üs tü ne ka pa nıp bel bü ke rek önün de eğil di ğin ila hı na bir bak;
                 biz onu mut la ka ya ka ca ğız, son ra dar ma da ğın edip de  niz de sa vu ra -
                 ca ğız." (Ta ha Su re si, 95-97)
                 Dikkat edilirse Samiri'nin fitne çıkarmasının ardındaki en büyük ne-
             den, kendisinin diğer herkesten çok daha akıllı ve ileri görüşlü olduğunu
             sanmasıdır. Bu kibir, "ben onların görmediklerini gördüm" şeklindeki
             cümlesinden açıkça anlaşılmaktadır. Bu büyüklük ve gurur hissi,
             Samiri'nin kolayca nefsinin ve şeytanın emrine girmesine neden olmuştur.
             Oysa bir Müslüman asla diğer Müslümanlara göre kendisinin en akıllı ve
             en üstün olduğu zannıyla hareket etmez. Her zaman için kendisinde bir
             hata payı olabileceğini düşünür, hata yapmaktan Allah'a sığınır. Eğer ger-
             çekten kimsenin fark etmediği ve görmediği bir hususu görmüşse bile, bu-
             nun Allah'ın bir lütfu ve imtihanı olduğunu bilir ve ona göre davranır.
             "Allah bana bunu görmeyi nasip etti, ilim ancak O'ndandır" der. Kaldı ki

             Samiri'nin gördüğü şey sapıklık ve fitneden başka bir şey değildir.
                 Tüm bu olayların ardından Hz. Musa (as), Samiri'nin başlattığı fitne-
             ye karşı iki tane önemli tedbir almıştır. Birincisi, fitnenin kaynağı olan ve
             insanların sapmasına sebep olan Samiri'yi kavminin içinden uzaklaştırmış-
             tır. Böylece Samiri, bir daha münafıklık yapamayacak ve fitne çıkarama-
             yacaktır. İkincisi ise onun oluşturduğu putu tamamen yok etmektir.





                                             99
   96   97   98   99   100   101   102   103   104   105   106