Page 101 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 101
Harun Yahya (Adnan Oktar)
na çekme eğilimi var, kendi gibi yapmaya çalışıyor
Müslümanları da. Müslümanları kendince mahvetmek konu-
sunda kararlı. Allah diyor ki, Allah (şeytanın) enaniyetini bildiği
için "Adem'e secde et" diyor. Beyninden vurulmuşa dönüyor,
münafık olduğu için. Zaten itaat onun en ağırına giden konu,
Allah'a itaat etmek zaten ağırına gidiyor, ama o ana kadar onu
belli etmemiş o. O ana kadar gizlemiş. Ama Adem'e secde et
dendiğinde sigortası atıyor. Münafığın bir kopma noktası
vardır. Münafık dayanır, dayanır, dayanır, birden küt
diye misina gibi kopar. Başlangıcında bir şey yapmaz. Yani
onun bir direnç noktası vardır. Allah en hassas noktasından
onu vuruyor. Onun için Allah münafıkları ayırırken hep onları
dayanamayacakları bir noktaya getirip, oradan koparır Allah.
Müslüman cemaatlerde de bu böyledir. Hep onların dayana-
mayacakları bir nokta vardır. Hassas bir yerinden vurulmuştur
o. Onun için artık münafıklığını ilan eder ve Müslümanlardan
ayrılıp cephe alır. Allah onu en hassas yerinden vuruyor,
Cenab-ı Allah diyor ki "secde edeceksin." Bak hemen o züppe,
ahmak kafasıyla, ki klasik münafık aklıdır bu, "beni" diyor "ateş-
ten yarattın" diyor, "onu çamurdan yarattın" diyor. Allah bil-
miyor gibi, haşa. Avanak olduğu için. "Dolayısıyla ben ondan
daha üstünüm" diyor, "ben ona secde etmem" diyor. Ve itaat-
sizlik. Çünkü itaat en ağırına giden konudur münafığın. En daya-
namadığı konudur. Hiç kimseye itaat etmek istemez
münafık. Dik başlı ve bölünmecidir, parçalanmacıdır.
Müslümanlarda bütünleştiricilik vardır. Münafıkta par-
çalama eğilimi vardır. Parçalar, parçalar, parçalar, sürekli
99