Page 112 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 112
Münafıklıkla Mücadelenin Önemi
çok seviyor adı altında Peygamber (sav)'i ve Hz. Ali (ra)'ı haşa
ilahlaştırmaya kalkan bir üslup. Mesela Hz. Ali (ra)'a diyor ki;
"sen Allah'sın" diyor haşa. Hz. Ali (ra) çok öfkeleniyor, "yakın
bu adamı" diyor, öfkesinden. "Allah'ın şanındandır, tabii yaka-
caksın beni" diyor. Bak psikopatlığı görüyor musun? Manyak
yani artık. Münafık manyaklığının ucu bucağı yok. Halbuki öfke
ile söylenmiş bir söz, değil mi? "Tabii Allah'ın şanındandır. Tabii
ki beni yakman gerekir, yakacaksın tabii ki" diyor. Hani Allah;
"Cehenneme atarım" diyor ayette. "O da senin vasfın zaten"
diyor, haşa. Yani münafık manyaklığının ucu bucağı yok, anlaya-
mazsın çok karanlık gizli bir dünyası vardır.
Birbirlerinden çok nefret eder münafıklar. Yani kafirden o
kadar nefret etmez. Ama birbirlerinden de ayrılamazlar.
Mesela sırtlan sürüsü de bir aradadır. Birbirini boğar, öldürür,
yaralar ama ayrılmazlar. Münafık da öyle birbirinden ayrılmaz.
Hem nefret eder, hem ayrılmaz. Çünkü sırtlan çok itici görü-
nümlü değil mi? Çok pis hayvan, ama ayrılamıyor. Mesela yaban
domuzları da yaban domuzu sürüsü de. Birbirlerine sürekli
boynuz vurur yaban domuzları, çok pistirler yani tiksindirici bir
hayatları vardır. Ama ısrarla bir arada yaşarlar. Kopamaz,
münafıklar da böyledir, yaban domuzu sürüsü gibi hem birbir-
lerinden tiksinir, hem birbirlerine düşmandır, ama ayrılamazlar.
Müslümanları böyle yaban domuzu sürüsü gibi uzaktan izlerler
inşaAllah. Ve aleyhlerinde bir sure indirilmesinden çok korku-
yorlar, böyle de bir şeyleri var. Yani yine de Allah'ın onlara
bela vermesinden de bir yönde çekiniyorlar, ama karar da
110