Page 48 - Şeytanın Enaniyeti
P. 48
46 ŞEYTANIN ENANİYETİ
olurlar ve fiziki özelliklerini ne eziklik ne de enaniyet konusu
yaparlar. Bedenlerinin sahibinin Allah olduğunu bilirler, bununla
denendiklerinin de farkındadırlar.Önemli olan insanın ruhudur,
Allah'a olan samimi yakınlığıdır.
Güzelliği Allah'ın verdiğini bilerek O'na şükretmek ve teva-
zulu olmak Müslüman ahlakıdır. Kaldı ki sahip oldukları ile şı-
marmayan, böbürlenmeyen ve herşeyin sahibinin Allah olduğu-
nun farkında olan bir kişiye Allah, Kendi Katından bir heybet,
sevimlilik ve nur verebilir. Böylece üzerinde, fiziki anlamda gü-
zel sayılan pek çok insandan çok daha etkileyici bir hal oluştu-
rabilir.
Makam, Mevki, İtibar
Yeryüzünde böbürlenerek yürüme; çünkü sen ne yeri
yarabilirsin, ne dağlara boyca ulaşabilirsin. (İsra Sure-
si, 37)
Mevki sahibi olmak ve bunun getirdiği itibar, dünya hayatı-
nın tuzaklarından biridir. Bundan dolayı insanın kendisini üstün
görmesi ve kibirlenmesi de son derece boş ve anlamsızdır.
Çünkü tarih, mevki sahibi olup yükselen ve çok büyük bir gü-
ce sahip iken bir anda bunların hepsini kaybeden insanların ör-
nekleri ile doludur. Herkes kendi çevresinde bu tür örneklere
şahit olmuştur. Bu örnekleri gördükleri halde mevkiden, ma-
kamdan ya da meslekten dolayı kibirlenenler farkına varama-
dıkları bir akılsızlık içindedirler. Çünkü makam veya itibar dün-
yada kazanılan, dünyada kalacak olan ve üstelik de sadece be-
lirli insanlar tarafından takdir gören özelliklerdir. Örneğin, zen-
gin bir adama ancak yanında çalıştırdığı kişiler itibar eder.Ya da
bir devlet adamı ancak ülkesindeki insanlar tarafından takdir
görür. Eğer ünlü bir sanatçı ise ancak eğlendirebildiği kişileri