Page 49 - Şeytanın Enaniyeti
P. 49
Harun Yahya (Adnan Oktar) 47
hoşnut edebilir.Tek bir kişinin tüm dünyadaki insanlar tarafın-
dan takdir gördüğünü düşünsek bile yine durum değişmez. So-
nuçta takdir görebildiği kişiler sıradan insanlardır ve bu durum
kısa süreli ve sonludur.
Dünya üzerinde asla değişmeyen tek gerçek ise şudur: İster
mevki sahibi olsun, ister sıradan biri, ister kral olsun ister ço-
ban; öldükten sonra aynı toprağın altına gireceklerdir. Kazan-
dıkları hiçbir şeyin onlara faydası olmayacaktır. Herkes mezar-
da kemikleri ile kalacaktır. Böyle bir ortamda kimsenin mevki-
sine, mesleğine, gücüne veya güzelliğine bakılmayacak, sadece
dünyada Allah'ın istediği şekilde yaşayıp yaşamadığından soru-
lacaktır. Herkesin sonsuz yaşamındaki konumu da, dünyadaki
tavırlarına, Rabbimize gönülden boyun eğici olup olmadığına
göre belirlenecektir. Kuran'da bu kişilerden ve bu kişilerin ahi-
retteki durumlarından şöyle bahsedilmiştir:
Dinlerini bir oyun ve eğlence edinenleri ve dünya ha-
yatı kendilerini mağrur kılanları bırak. Onunla hatır-
lat ki, bir nefis kendi kazandıkları ile helake düşme-
sin; (böylesinin) Allah'tan başka ne bir velisi, ne bir
şefaatçisi vardır; her türlü fidyeyi verse de kabul
olunmaz. İşte onlar kazandıkları dolayısıyla helake
uğrayanlardır; küfre saptıklarından dolayı onlar için
çılgınca kaynar sular ve acıklı bir azap vardır. (En'am
Suresi, 70)
Ayrıca mevkiden, makamdan dolayı böbürlenen ve bunları
diğer insanlara karşı üstünlük konusu olarak gören kişiler bu-
nun acısını en çok kendileri çekerler. Zira bu mantıkla bakıldı-
ğında herkesten daha üst, daha iyi mevkide olan biri mutlaka
vardır. Sahip olduklarıyla övünen bu kişiler, kendilerinden ma-
kam olarak daha üstün olanların yanında ezilirler. Bu da utanç
verici bir tavırdır.